Ana Sayfa“GÜNAH BENİM KİME NE” / FEVZİ KARTAL

“GÜNAH BENİM KİME NE” / FEVZİ KARTAL

Öyle bir osmano-yobazlar ile birlikte komşuluk ilişkileri ve günlük yaşam ilişkileri ile iç içeyiz ki benim, senin, onun, bizim, sizin, onların özel meselelerine, özeline karışıp müdahale edip beni, seni, onu, bizi, sizi, onları öldürebiliyorlar…

“Benim gibi ye, benim gibi iç (…) ve de benim gibi ibadet et, yaşa!” diyorlar. “Eğer bu dediklerimizi yapmaz isen, sonun ölümdür!” deyip tekrarlıyorlar. Sövüyorlar, işkenceler yapıyorlar, öldürüyorlar, kayıp ettiriyorlar. Başka bir topluluğa mensupsanız (Ezidiler) kız çocukları alıkoyup bu masumu paklara (sabi) bir mal (benim malım) gibi davranıyorlar. Bu durumlar karşısında “nutkun kuruyor”, gözlerin doluyor ve de olamaz diyorsun!.. Erkek ve kadının yan yana durmasına, müzik söylemeye, dans etmeye, az bir bardak şarap, başkalarını rahatsız etmemek-taşkınlık çıkarmamak elbette gerekli, içmekle sanki kıyamet koparılıyor. Eğlence ve dans etme yerleri silahla taranıyor. Zira Avrupa’da, sanırım kanun hükmünde bir kararname, epeyce yıllar oldu içkili mekanlarda bir iki bardağı geçmeyecek şekilde içkili içecekler veriliyor. Türkiye’de de belki böyledir?

Öyle bir RTE devletinde yaşıyoruz ki sokak ortasında giyimi, kuşamı bir yobaz tarafından beğenilmemişse kadınlar saldırıya uğruyor… Ramazanlıkta oruç tutmamış ise saldırıya uğruyor… Kürt diye saldırıya uğruyor… Alevi diye saldırıya uğruyor… Beyaz Türk olmayana saldırıyorlar; komünist diye, laik diye, solcu diye, seküler diye, Antikapitalist Müslüman diye, Devrimci Müslüman diye, çevreci diye diye diye… Hayvan hakları yerlerde sürünüyor, sosyal medyada işkence ve kötü muameleye uğramış hayvan ve kuş manzaraları alabildiğince. Saray dışı olan ve de normal dindar olan inançlılara itibar edilmiyor, kadın hakları savunucularına saldırılıyor… Laiklik istedikleri için gençler tutuklanıyor, devletin polisi saldıranı değil saldırıya uğrayanı tutukluyor, saldırıya uğrayan kadına “git be anam evine!” diyor. Farklı düşünenlere mahalle baskısı uygulanıyor ki hem de devletin gözü önünde… Kin ve nefret sarmalı ülkeyi kaplamış görünüyor bu yobaz iktidarlar sayesinde. Bu gidişat hayra alamet değil…

Açık açık yandaş basın, ki eğer basın denilirse adına?! Basından başka bir şeylere benziyor. Sürmanşetten tehdit savruluyor, açıktan “yok olacaksın!” deniliyor. 21. yüzyılda böylesi “zır-zop” kabalıklarla nereye kadar?.. Bunlar iktidarlardan destek görerek böyle açık açık yazıyorlar. Yıllar önceleri de aynısı idi, şimdide aynısı sür-git devam ediyor. Demirel; “bana, sağcılar suç işliyor dedirttiremezsiniz” diyordu. MC’ler kendisi gibi düşünmeyenlere saldıranları koruduğu gibi saldırganlar ile birlikte saldırıyordu. Hatta “solcu” denilen Ecevit döneminde dahi Maraş katliamları yaratılıyordu ve de kendi gibi düşünmeyenlere katliamlar uygun görünüyordu.

Şeyhülîslâm’ın devamcısı Diyanet İşleri Başkanlığı, başkanı şöyle diyor birbirinden çelişkili sözleriyle: “Yeni bir yılın ilk saatlerinin başka kültürlere, başka dünyalara ait yılbaşı eğlenceleriyle israfa, [kendilerinin ayakkabı kutularına bırakılan israflara, devletin malını partizan çıkar ilişkileri için kullanma israfına, saraya harcanan günlük israfları, örtülü denilen ve de istedikleri gibi israf ettikleri ödeneklere bakmıyor], dönüştürülmesi ne kadarda düşündürücüdür”. İki gün sonra takkiyecilik yaparak şöyle diyor; “Toplumda fitne oluşturarak yaşam biçimlerine göre toplumu bölmenin ve karşı karşıya getirmek amaçlanmaktadır”.

  1. yüzyılda yaşadığı varsayılan Kul Nesimi’ nin şu şiiri sanki 21.yüzyıl RTE Türkiye’sinde olanlar için söylenmiş.

BEN YİTİRDİM BEN ARARIM

Ben yitirdim ben ararım / Yâr benimdir kime ne

Gâh giderim öz bağıma / Gül dererim kime ne

 

Gâh giderim medreseye /Ders okurum hak için

Gâh giderim meyhaneye / Dem çekerim kime ne

 

Sofular haram demişler / Bu aşkın şarabına /

Ben doldurur ben içerim / Günah benim kime ne

 

Ben melânet hırkasını / Kendim giydim eğnime

Ar ü namus şişesini / Taşa çaldım kime ne

 

Sofular secde ederler / Mescidin mihrabına

Yar eşiği secdegâhım / Yüz sürerim kime ne

 

Gâh çıkarım gökyüzüne / Hükmederim kaftan kafa

Gâh inerim yeryüzüne / Yar severim kime ne

 

Kelp rahip böyle diyormuş / Güzel sevmek pek günah

Ben severim sevdiğimi / Günah benim kime ne

 

Nesime’ye sordular ki / Yârin ile hoş musun /

Hoş olayım olmayayım / O yar benim kime ne

 

Ne güzelde söylemiş. Bize de; “Yıldızlar yoldaşın olsun” ey Nesimi! Demek düşer. Fk. 08/01/2017

 

 

 

- Advertisment -

Recent Comments

Verified by MonsterInsights