Mart ve Mayıs ayları Kürtler için derin acılar ve katliamlarla doludur. Kemalist rejim, Kuzey Kurdistan’da büyük bir şiddet rüzgarı estirmiş, çeşitli dönem ve aralıklarla katliamlar gerçekleştirmiştir. Bu katliamlardan biri de Dersim Katliamı’dır. Binlerce insan öldürülmüş, mağaralarda aç bırakılmış, binlerce kadın ve çocuk kara trenlerle sürgüne gönderilmiştir.
Dersim Katliamını hatırlayalım ;
Şeyh Sait ayaklanmasından sonra başlayan hazırlıklar, 1935 yılında çıkarılan ve Dersim ismini Tunceli olarak değiştiren kanun önemli bir aşamadır. 1926 Koçuşağı hareketi ile başlatılan hazırlıkların bu aşaması bölgeye ve Dersim’e gönderilen kişilerin hazırladığı raporlarla şekillenmeye başlamıştır.
Elazığ’da kurulan 4. Genel Valiliğe getirilen General Alpdoğan üzerinden yürütülen askeri planlamalarla Dersim’de askeri karakollar ve yolların yapımına hız verilmiştir. Yapımı süren karakol çalışmaları sırasında yaratılan bir provokasyon sonucu katliam fiilen başlatılmıştır. 1937 yılında başlatılan Dersim katliamı, Seyit Rıza’nın yakalanışı ile ilk aşaması tamamlanmıştı.
Erzincan’da yakalanan Seyit Rıza Elazığ’a getirilir. Ekim ayı ortasında başlayan sözde yargılama 15 Kasım’da bitirilir. 14 kişi beraat eder. Seyit Rıza dahil 7 kişi idama, 37 kişi de ağır hapis cezalarına mahkûm edilir. 15 Kasım’da Seyit Rıza (1860/62- 1937) ve diğer altı kişi Elazığ Buğday Meydanı’nda şafakla birlikte infaz edilirler.
Bu altı kişi, Seyit Rıza’nın oğlu Refik Hüseyin, Kamer Ağa’nın oğlu Yusufanlı Fındık, Şeyhan reisi Usê Seydi, Demenan reisi Cebrail veya oğlu, Kureşanlı Hasan ve Haydaranlı Kamer Ağa’dırlar. İhsan Sabri Çağlayangil, Seyit Rıza’nın asılması hakkında anılarında yaşanılan hukuksuzlukları anlatmaktadır.
Tatil olmasına rağmen mahkemenin nasıl oluşturulduğu, otomobil ışığında gerçekleşen idam, Seyit Rıza’nın yaşını küçültüp, yaşı tutmayan oğlunun yaşını büyülterek katledilmeleri, devletin intikamcı karakterini göstermesi açısından ibret vericidir. Seyit Rıza ve arkadaşlarının asılmasından sonra, katliam şiddetini arttırarak tüm Dersim’i kapsamıştır.
Atatürk tarafından imzalanan katliam emri…
Başta “laç deresi” olmak üzere, Dersim katliamı insanlık tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.1938 yılında son bulan katliam sonucunda, resmi rakamlara göre 6800-16 bin, genel kabule göre ise, 60- 70 bin insan katledilmiştir. Katliamdan kurtulan Dersimliler Batı illerine sürülmüş, çocuklarda yatılı okullara verilmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün katliam için verdiği talimat. Atatürk’ü bu katliamdan sorumlu tutmayanlar, bu belge açığa çıktıktan sonra derin bir suskunluğa büründüler.
Atatürk , dönemin kurmayları Kurdistan’da sistematik olarak gerçekleştirilecek katliamları görüşürken ;
Seyid Rıza , Kemalist rejim tarafından idam edilmeden önce Kemalist subaylardan bir istekte bulunur ; ” Beni oğlumdan önce asın. Oğlumun öldüğünü görmeyeyim. ” Seyid Rıza’nın oğlu , Kemalist rejim tarafından yaşı büyütülerek idam edilmişti.
Bu talep askerler tarafından reddedilir ve Seyid Rıza’nın oğlu gözleri önünde idam edilir.
Seyid Rıza idam edilirken zamana ve mekana şöyle seslenmiştir; Bu sesleniş günümüzde bile Kürt gençleri arasında sıkça dile getirilir;
” Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim, bu bana dert oldu. Ama ben de sizin önünüzde diz çökmedim, bu da size dert olsun ”
Hazırlayan: Nimetullah Atal
bitlisname