Eyüp Yalur / Yazarın diğer makaleleri için tıklyınız
BRIC projesi, Goldman Sachs Yatırım Bankası başkanı Jim O’Neill tarafından Batı kurumlarına (AB, IMF, Dünya Bankası gibi) alternatif kurumlar oluşturmak amacıyla hayata geçirilmiştir.
Bir gün Varşova Paktı gibi yeni bir savunma bloğuna dönüşebilir mi?
BRICS’in amacı, küresel ekonomik durumu iyileştirmek, üyelerinin ekonomik payını artırmak, küresel finans kurumlarını geliştirmek ve daha fazla işbirliği sağlamak; ki bu işbirliği savunmasız olmaz.
BRIC, ilk toplantısını Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin yöneticileriyle 16 Haziran 2009’da Rusya’nın Yekaterinburg şehrinde gerçekleştirdi.
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin 2011 yılında birliğe katılmasıyla üye sayısı beşe çıktı ve adını BRICS olarak değiştirdi.
BRICS ismi, birliğe üye ülkelerin İngilizce isimlerinin baş harflerinden oluşmaktadır.
BRICS üyesi ülkeler, dünya nüfusunun %41’ini oluşturmaktadır.
Bu birliği oluşturan ülkelerin amacı, dünya ekonomisinde daha fazla söz sahibi olmak, gelişmekte olan ülkelerin çıkarlarını korumak ve ABD ile Batı’nın tek kutuplu dünya düzenine son vermektir.
Kısa bir süre önce, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşen Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, BRICS’e resmen üyelik başvurusu yapmıştı.
Vladimir Putin, Türkiye’nin de BRICS’e tam üyelik başvurusunda bulunduğunu söylemişti.
Putin’in danışmanı Yuri Ushakov, Kremlin’de yaptığı açıklamada, “Türkiye tam üyelik başvurusunda bulundu. Bu başvuruyu değerlendireceğiz,” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Haziran 2024’te yaptığı açıklamada, Türkiye’nin üyeliğiyle ilgili olarak, “Birliğin kapılarının açık olduğunu biliyorsunuz. Belirli kriterler var. Bu kriterler, ülkelerin bir elitler kulübüne değil, karşılıklı saygıya dayalı birliğe üye olma arzusuyla uyumlu olmalıdır,” ifadelerini kullanmıştı.
Uzun zamandır Türkiye’yi ziyaret etmesi beklenen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ziyareti ile ilgili açıklama yapan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ziyaret hazırlıklarının sürdüğünü ancak ziyaret tarihinin henüz belli olmadığını söylemişti.
Görünen o ki Putin, Türkiye ziyaretiyle ülkeyi bu birliğe katacaktır.
BRICS, İran, Mısır, Etiyopya ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin katılımıyla çok uluslu bir yapı haline geldi.
BRICS ülkeleri, siyasi ve ekonomik olarak güçlü olsalar da insan hakları karneleri zayıftır. Türkiye’nin de insan hakları karnesi zayıf ve demokrasisi sorunlu olduğu için bu birlikte yer alması, ülkeyi yönetenler tarafından bir fırsat olarak görülmektedir. Çünkü bu ülke, Batı’nın çağdaş değerlerini hiçbir zaman tam anlamıyla benimseyememiştir. Demokrasi, insan hakları, şeffaflık, yargının bağımsızlığı ve özgür basın gibi kavramlar, ülke yöneticileri tarafından taşınamamaktadır.
Bu nedenle yönlerini BRICS’e çevirdiler. Bakalım ABD’nin ve Batı’nın tepkisi nasıl olacak? İlişkiler gerilecek mi?
Tek adam rejimi, istediği uluslararası anlaşmayı imzalar, iptal eder; istediği ekonomik işbirliği ve siyasi ya da savunma bloklarına girer ve istediğinden çıkar.
Çünkü TBMM işlevsiz, halk umursanmıyor ve önemsenmiyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yaptığı bir açıklamada, “İlişkilerimiz var, görüşmelerimizi, müzakerelerimizi yapıyoruz üye ülkelerle. Çünkü onlar da şu an bir evrim sürecindeler,” demişti.
Erdoğan’ın katılacağı BRICS Zirvesi, 22-24 Ekim tarihlerinde Rusya’nın Kazan şehrinde yapılacak.
Ülke yüzyıl sonra eksen kayması yaşayacak. Artık, hiçbir zaman Batılı olamayan ve sözde yüzü Batı’ya dönük olan Türkiye’nin yüzü BRICS’e dönecek.