Ana SayfaSIYASETUlus devlet ve köken... 

Ulus devlet ve köken… 

Eyüp Yalur / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız 

Ulus devlet genel kabule göre, belli bir toprak parçası üzerinde, dil, din, kültür ortaklığı üzerinden bir ulusa, ortak bir kimlik yaratan siyasi bir birimdir, diye tanımlanır. 

Ulus devlet 19. ve 20.yüzyılda uluslararası ilişkilerde, devletler nezdinde meşruiyet elde etmiş devlet veya devletlerdir.  

Görünen o ki 21. yüzyıl bu ulus devletlerin iflası olacaktır. Özellikle demokratik olmayan ulus devletlerin ne içeride ki birlikteliği ne de dışarıdaki egemenliği uzun sürecek gibi gözükmüyor. Günümüzde çözülen birçok ulus devlet vardır. 

Halkların dilsel, dinsel, kültürel çeşitliliği ve özgün yaşam koşulları tek tip ulusal devletin dar profiline sığmaz. Beş litrelik bir sıvı maddenin bir litrelik kaba sığmayacağı gibi. 

Yukarıdaki tanımda da olduğu gibi bugün mevcut ulus devletlerin büyük bir çoğunluğunda dil, din, kültür ortaklığı yok, egemen ulusun kimliği baskın, ortak bir hedef, amaç yok. Başka ulusların varlığını inkara dayalıdır. 

Ulus devletlerin ortaya çıkışı ile milliyetçiliğin ortaya çıkışı aynı döneme denk gelmektedir.  

Ulus devletler egemen ulusun ırkçı milliyetçiliğin kirine bulanmışlardır, bundan arınmaları da imkansız gibi görünmektedir. 

Bu ırkçı ulus devletler de vatandaşın devletle arasındaki aidiyet bağı ya zayıf ya da kopmuştur. 

Ulus devlet ve bu devleti yönetenler kendisinden olmayan farklı etnik, dil ve inanç gruplarını ya zorunlu “kendileştirir” her şeyini (dilini, inancını, kültürünü, etnik yapısını…) inkar eder yada “X kökenli” vatandaş diye tarif eder. 

Kaç asırlık doğal sınırlar ulus devletlere, kendi doğal topraklarında yaşayan halklar tek tip ulusa dönüştürüldü. 

Bu tek tip yapay ulus devletler yirmi birinci yüzyılda gelişen uluslararası kurum ve kuruluşlar, çokuluslu şirketler, bölgesel birlikler gibi uluslararası aktörlerin, küresel güçlerin çoğalması ve güçlenmeleri ile etkinlikleri ve egemenlikleri sınırlandırılmıştır. 

Başka halklara mensup kamuoyunda tanınan popüler kişilikler illa da “X kökenli” vatandaş diye tarif edilirler. Diğer sıradan insanların esamesi okunmaz.  

Daron Acemoğlu ve Ahmet Güneştekin gibi kişiliklerin Ermeni kökenli, Kürt kökenli Türk vatandaşı demek rencide edicidir. Bu sıfatların kullanılması onur kırıcıdır ve kabul edilmez dir. Daron Acemoğlu Ermeni Ekonomist, Ahmet Güneştekin Kürt bir sanatçıdır.  

Kamuoyunda popüler olan kişilikler, iş insanı, sanatçı, sporcu, edebiyatçı vb Kürt, Ermeni, Süryani … gibi halkın çocuklarına “X Kökenli” Türk vatandaşı demek egonuzu okşayabilir ama aynı zamanda bu ırkçılıktır, insanlık suçudur. 

Yılmaz Güney, Ahmet Kaya ve daha ismini bilmediğimiz nice sanatçıların ve vatandaşların mezarları başka devletlerin mezarlıklarında yatıyor, onlarda “X kökenli” Türk vatandaşlarıdırlar! Öyle mi? 

Bu ülkenin resmi ideolojisine göre her etnik yapı, her inanç gurubu, her kültürel yapı zoraki Türk olarak kabul edilir. Bu düşüncesinde de samimi değil. Türk kökenli diye nitelendirdiği etnik yapıların, azınlıkların, halkların nüfus artış hızı, ülkede tedirginlik yaratıyor. Bu nüfus artışını dengelemek için Çin’in Uygur Özerk bölgesinden Türkleri ülkeye transfer etme peşindedirler. 

Öyle köken falan yoktur. Bu halklar bu ülkenin asli unsurlarıdır. Öyle ki bu halklar bu coğrafyada yaşarlarken Türkiye devleti ortada yoktu. 

- Advertisment -

Recent Comments

Verified by MonsterInsights