Lê belê her dem neyaran di nav me Kurdan de rola xwe lêyistine! Hin caran peyayên neyaran heya qiyadeya jor jî diçin û rêxistinan bi dest xwe jî di êxin! Bi dest xwe nêxin jî, lê nahêlin Kurd bibin yek!..
Komisyon uzlaşmayla adını “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” olarak belirledi. Yani Cumhuriyet döneminde 100, Osmanlı’dan beri 170 yıldır devam eden Kürt meselesinin adı konmadı.
Devlet artık ‘Üzerimde silah baskısı varken, silahların gölgesinde Kürt meselesinde adım atamazdım’ diyemez. Atılması gereken acil adımların başı Kürt dilinin eğitim-öğretim dili ve Türkçe’nin yanı sıra resmi dil yapılmasıdır
Sosyal yardımlar önce SSCB ve sosyalist sistemin yıkılması ve ardından güçlendirilen neoliberal politikalarla çok büyük oranda kısıtlandı ve öyle ki Türkiye ve dünyada sosyal adalet var mı sorusu çoktandır ciddi olarak soruluyor.
AKP/Erdoğan, sırf CHP/İmamoğlu’nun önünü kesmek için giriştiği hamle kendisinin üstüne yıkıldı! CHP’yi kazdığı çukura iterken kendisi de peşi sıra çukura yuvarlandı.
Çünkü HTŞ, katliamlarıyla ve Anayasasıyla IŞİD yolunda ilerliyor! Şara; SDG ile imzaladıkları 10 Mart Anlaşması’nın mürekkebi ve katlettikleri Alevi halkın kanı kurumadan yeni Anayasa Beyannamesiyle Üniter sistemi ve Şeriat düzenini ilan etti! Etti ama Kürt-Alevi-Dürzi Mızrağı; HTŞ ile arkasındaki sömürgecilerin üniter-şeriatçı çuvalına sığmaz!
Devam eden savaşın sorumlusu başta İran, Türkiye olmak üzere sömürgeci ülkeler ve ABD, İsrail’dir. Kürtler özelde Özerk Rojava 2011’den beri Esad’a ve Türkiye’ye barış ve anlaşma ellerini uzattılar ama karşılık bulmadı
Töre siyasette doktora tezini doğrudan içerisinde yaşadığı halk üzerinden hazırladı ve onay olarak da halka sundu ve halktan da onay almış bir emekçi entelektüel olarak kavga içerisinde kendini yetiştirdi.
Türkler ile Kürtlerin kardeşliği yürümedi, yürümez. “Haydi birbirinizi sevin” çağrısı Kürt halkının somut ulusal özgürlük taleplerini içermezse karşılık bulmaz!
22 yıllık iktidarında AKP; “Ailenin ahlaki ve manevi olarak güçlendirilmesi” diye diye Diyarbakır’dan Tekirdağ’a toplumu derin bir ahlaki çöküntü çukuruna sürükledi! Bu sürükleniş devam ediyor.
Devlet, özellikle Kürdistan’da tarımı, canlıları ve doğanın korunmasını neden en önemli “güvenlik” meselesi olarak görüp gerekli tedbirleri almıyor? Neden yıllardır bölge halkına adeta terör estiren DEDAŞ’a dur demiyor, en azından bir soruşturma açmıyor?
Devlet, AKP yerine Kürdistan’da sağ muhafazakar parti arayışında ama aradığı YRP değil. 22 yıllık milliyetçi muhafazakar AKP iktidarı yerine devletçi milliyetçi CHP’ye iktidar yolu mu açılıyor?
Lê belê her dem neyaran di nav me Kurdan de rola xwe lêyistine! Hin caran peyayên neyaran heya qiyadeya jor jî diçin û rêxistinan bi dest xwe jî di êxin! Bi dest xwe nêxin jî, lê nahêlin Kurd bibin yek!..
Kimilerine “oksimoron” gibi gelse de, “Devlet Terörü”, sınıflı sömürü tarihi boyunca iktidarın muhalif sesleri, itirazı bastırıp, yok etmek için yasalarını tekzip eden yöntemlere başvuran uygulamadır.