Ana SayfaGIŞTÎPATRONA KORUMA KALKANI, İŞÇİYE KILIÇ ZORU!

PATRONA KORUMA KALKANI, İŞÇİYE KILIÇ ZORU!

Ekonomik İstikrar Kalkanı, İstihdam Kalkanı, Fırat Kalkanı… Son kalkan, ilk iki kalkanla biten paketlerden ayrı düşünülebilir ama işin aslı öyle değil çünkü savaş ve işçi politikaları iç içe geçmiş vaziyettedir. Bundan dolayı AKP’de kalkanlar bitmiyor. Yeni Osmanlıcı (yayılmacı) politikanın militarist karakterini en iyi ifade eden, eski bir savaş aleti olan kalkan; işçilerle, emekçilerle ilgili bir konu gündeme getirilirken isim hakkı buluyorsa bundan ne anlamalıyız? Merminin, bombanın fiyatı ile alakalı olabilir mi? Yoğun savaş psikolojisi içerisinde, toplumun her kesimiyle savaş halinde olan iktidarın baktığı her yeri savaş alanı gibi görmesinden kaynaklı olarak sürekli bir kalkana ihtiyaç duyuyor. 18 yıldır zikretmeseler de biz söyleyelim; en çok da dini, milliyetçiliği kendilerine KALKAN yapıyorlar.

Yaşar Kazıcı / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız

Askeri operasyonlara verilen ‘kalkan’ isimlendirmesi; pandemi ile birlikte emekçileri yakından ilgilendiren konularda da karşımıza çıkıyor. Esasında ekonomiyi, yayılmacı savaşa kalkan yapan, işçinin emeğini ise patronların sömürüsüne kalkan yapan bir AKP iktidarından bahsetmekteyiz. Savaş harcamalarının artması vergiler, özelleştirmeler, fonların tüketilmesi olarak dönüyor, akabinde işsizlik de bozulan ekonominin bir yansıması olarak artık geniş işsizlik tanımıyla karşımıza çıkıyor. Tam da bu toz duman arasında AKP’li cumhurbaşkanı Erdoğan; Ocak-Nisan 2020 ayları arasında işini kaybedenlerin yeniden istihdama katılması için bir paket hazırladıklarını ilan eti. TÜİK’in rakamları işsizliğin sözde düştüğünü öne sürerken AKP iktidarı ise geniş işsizliğin farkında olacak ki patlamaya hazır olan sınıfsal öfkeye pansuman yapma gayreti içerisindedir. Paketten çıkanlar özetle şu şekilde;

I-Ücretsiz izin (işten atmanın yasal hali), kısa çalışma ödeneği 3 ay uzatılacak;

II- Salgın sürecinde işçileri ücretsiz izine çıkaran patronlara yeni istihdam sağlarlarsa teşvikler verilecek;

III- Teşviklerin maliyetini çıkarmak için İşsizlik Fonu her zaman olduğu gibi yine sermayeye akıtılacak;

IV- 25 yaş altı genç ve 50 yaş üstü yaşlı nüfus esnek, güvencesiz ve kısa süreli sözleşmeli çalışmaya zorlanacak!

Paketten çıkanlar özetle budur, her ne kadar AKP reform, istihdam dese de işçi sınıfının aleyhine çalıştığını, patronların yandaşı olduğunu, sömürü cennetini koruduğunu itiraf etmesini bekleyemeyiz. Ancak işçi sınıfının genç, orta ve yaşlı kesimleri esnek çalışmadan kıdem tazminatı meselelerine kadar artık aynı cephede daha fazla buluşmasını gerektiren bir sürece giriyoruz. AKP, işçi sınıfının tüm kesimlerine aynı anda saldırıyor. 25 yaş altında milyonlarca mezun (her sene yenileri ekleniyor) genç; KYK borçları ile iş hayatına atılıyor, 50 yaş üstünde de sayıları 3 milyona varan EYT’liler var. Haliyle getirilmek istenen esnek çalışma modeli doğrudan nüfusun bu kesimini birçok çalışma hakkından mahrum etmeyi, en ağır koşulları işsizliğe tercih ettirmeyi hedefliyor. Kıdem Tazminatı ise gencinden yaşlısına tüm emekçileri ilgilendiriyor. Bu kapsamlı saldırı işçi sınıfının mavi-beyaz yaka, genç-orta-yaşlı tüm kesimlerini içerdiği için özellikle genç kuşak işçilerin daha fazla sendikal mücadeleye odaklanması gerekiyor.

Tüm sayıların PDF formatı için aşağıdaki bağlantılara tıklayın

Sayı-1

Sayı-2

Sayı-3

Sayı-4

Sayı-5

Sayı-6

Sayı-7

Sayı-8

- Advertisment -

Recent Comments

Verified by MonsterInsights