Yasin Yetişgen / Sosyalist Mezopotamya Dergisi – Sayı 15
Sosyalist devrimler çağı başladığından beri her ülkenin, ulusun komünist, sosyalist partileri kuruldu, kurulmaya da devam ediyor. Hatta kimi coğrafyalara özgü aynı ulusa ait birden çok komünist parti ve hareketler de mevcut. Mesela Türkiye sosyalist hareketinin onlarca parçaya ayrıldığı gibi. Hatta parçalanmışlık açısından Türkiye sosyalist, komünist hareketi dünyada belki de ilk sıralarda yer alır. Kürdistan’da ise bu durum biraz daha farklı.
Dört parçaya bölünmüş Kürdistan’da her parçada sol, sosyalist, komünist parti ve hareketler var. 1990’lara kadar Kuzey Kürdistan’da neredeyse var olan tüm parti ve hareketler sosyalist ve komünistti. Reel sosyalizmin yıkılmasıyla beraber tüm dünyada olduğu gibi K. Kürdistan’da da bu sosyalist, komünist parti ve hareketler ya başka bir şeye dönüştüler ya da zaman içerisinde yok oldular.
Şu an itibariyle Kürdistan’ın kuzey parçasında Marksist-Leninist çizgisini 80’li yıllardan beri koruyan tek parti Kürdistan Komünist Partisi (KKP) kaldı diyebiliriz.
İyisiyle kötüsüyle, artısıyla eksisiyle Kuzey Kürdistan’ın komünist partisinin yani KKP’nin
50 yılı bulan bir tarihi var ama KKP’nin yazılı bir tarihi yok. Bu tarih partiyi merak edenlere ya sözlü anlatılmıştır ya da tam anlamıyla amacı tarihi anlatmak olmayan parti belgeleriyle anlatılmıştır. Kısacası parti tarihini kitlelere sunacak ne bir kitap ne de bir belgesel bulunmaktadır.
Kürdistan Komünist Partisi Tarihi adlı kitap, belgesel veya eserin çalışmasının yapılması partinin önünde en önemli görevlerden birisi olarak durmaktadır. İşte bu makalenin konusu doğrudan KKP tarihi ve bu tarihin aktarımının nasıl yapılacağı üzerinedir.
KKP’nin kuruluşundan bugüne yazılacak olan tarihi için öncelikle yapılması gerekenler veya yöntem üzerinde karar kılınması gerekiyor. Tarih yazımı konusunda benim bilimsel ve deneyimsel bir tecrübem yok. KKP içerisinde böyle bir kadro da var mı bilmiyorum. İllaki yazacak kadrolar var ama bilimsel tarih yazımı farklı şey yaşanmışlıkları yazmak farklı şeylerdir. Bu tarih sadece o dönemden bugüne var olan kadroların bildikleri ve yaşanmışlıklarıyla da anlatılabilir ama bu tatmin edici olur mu bilmiyorum. Tek bildiğim şey KKP tarihini bütünlüklü anlatan kitap ve belgesel çalışmalarına bu partinin ihtiyacı var. Bu sadece ihtiyaç meselesi de değil. Bu mücadele uğrunda insanlar hayatını kaybetti, uzun yıllar cezaevlerinde yattılar. Bu parti kimi zaman kadroların kimi zaman da Kürdistan halklarının umudu oldu. Bu açıdan bu tarihin derli toplu aktarımı bir ihtiyaçtan ziyade Kürdistanlı komünistlerin halka ve işçi sınıfına bir borcudur.
Yöntem üzerine kimi öneriler
“Bir işe başlamak o işi yapmanın yarısıdır” sözünden hareketle KKP öncelikle parti tarihi yazımını karar altına almalıdır.
Bu karar doğrultusunda birkaç kişiden oluşan bir komisyon oluşturmalı. Bu komisyonun amacı parti tarihini kitap ve belgesel türü çalışmalarla ortaya çıkarmak olmalıdır.
Tamam parti tarihini yazalım ama nasıl? İşin belki de en zor olan kısmı. Yani yöntemin de iç yöntemi nasıl olmalı? 50 yıllık tarihin ortaya çıkarılmasında hangi parametreler esas alınmalı? Parti içinden bu konuda mutlaka değerli öneriler çıkacaktır ama ben kendi önerilerimi fırsat bulmuşken yapayım.
Parti tarihi sadece tarihten ibaret değil tabii ki. Belki tarihten de önemli olan şey bu tarih içinde KKP’nin ideolojik politik değişimleridir. Anlatılacak tarih içinde ideolojik ve politik hattın oluşumu ve değişimleri verilemezse bu tarih anlatımı parti şunu yaptı bunu yaptı veya yapamadı anlatımından öteye geçmeyecektir.
Bu açıdan “Kürdistan Komünist Partisi Tarihi” çalışması şu ana çerçeveden veya iç yöntemden hareketle oluşturulmalı:
1. Bölüm (Tarihçe)
-Kuruluş öncesi
-Kuruluş
-Kuruluştan 1986 darbesine giden süreç
-1986 darbesi sonuçları, sonrası ve bağımsız parti sürecine
-1990’lı yıllardan 2000’li yıllara
-2003 kongresi ve meşru siyaset yıllarının başlangıcı
-2003’ten 2011’e yasal parti kuruluşuna (Mezopotamya Sosyalist Parti Girişimi MESOP, Özgürlük ve Sosyalizm Partisi – ÖSP)
-ÖSP’den KKP’ye (20…)
2. Bölüm
-İdeolojik politik eksen ve kuruluştan günümüze değişimler 1982 20…
3. Bölüm
-KKP basın tarihi
4. Bölüm
-KKP özgün çalışmaları (Kadın Vakfı, İşçi Hakları Derneği, dört parçada sol, sosyalist, komünist partilerin ortak çalışması “Korbend”… vb)
5. Bölüm
-Sonuç
***
Yukarıda sunduğum çerçeve veya iç yöntem tabii ki değişikliğe ve geliştirilmeye açıktır.
Yine yukarıda oluşturulan iç yöntem doğrultusunda, kurulacak olan komisyon ilgili kadro ve kişileri görevlendirmeli ki kuruluştan bugüne yaşayan kadrolardan sözlü aktarımları video kayıt ile toparlasınlar. Konuyla ilgili ulaşılabilen partinin yazılı belgeleri ve yayınlarını tarayarak tasniflemeliler. Sonra da toparlanan belgeler ve yapılan tüm çalışmalar kitap ve belgesellerle somutlaşmalıdır. Özellikle yazılı tarihin yazımı partiyi tanıyan, süreçleri az çok bilen partiden veya parti dışından yazma konusunda yeterliliği olan bir kişi tarafından yapılması tercih edilmeli.
Bu çalışmanın hemen öyle bir çırpıda yapılabilecek bir çalışma olmadığının farkındayım. Bu uğurda yola çıkarken yıllarca sürecek bir çalışma göze alınmalıdır. Ve bir an önce bu çalışma başlatılmalı özellikle partinin kuruluşu içinde yer alan bir kaç kadro yaşıyorken elimizi çabuk tutmalıyız.
Kısa bir KKP tarihi
KKP tarihinin yazılması üzerine bu kadar yazdıktan sonra KKP üzerine kısa bir tarih özeti yapmakta fayda olacağını düşünüyorum.
KKP ile tanışmam ve saflarında mücadeleye katılmam 1996-97 yılları ile başlar. Dolaysıyla daha önceki tarihe bana anlatılanlar ve okuduklarım üzerinden değineceğim. 50 yıllı bulan KKP tarihi bir iki sayfada nasıl özetlenir ya da yapılan şey özetin özetinin özeti gibi olacak. Çünkü daha fazlasını sayfa sınırı nedeniyle yapmak mümkün değil.
Kürdistan Komünist Partisi’nin resmen kuruluşunun tarihi 1982 yılında Elazığ’daki yapılan kongre ile olsa da esasen çalışmaları 1974’te Sinan Çiftyürek ve yoldaşları tarafından başlatılmıştır. Bu zamanlar aynı zamanda hem Kürdistan’da hem de Türkiye’de de sosyalist hareket ve grupların partileşmeye çalıştıkları evrelerdir. Bu nedenle hem diğer Kürt oluşumlarıyla hem de Türkiye sosyalist hareketi içinde olan gruplarla görüşülmüştür. Uzun bir tartışma ve görüşmeler sonrası Kürdistan Komünist Partisi’ni kurmak isteyen kadrolar, Kürdistan’ı toprakları ilhak edilmiş ülke olarak gören Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu / Mücadele Birliği grubuyla anlaşırlar. THKO / MB bu savunusu ile aynı zamanda Kemalist ideoloji ile de arasına mesafe koymuştur. Uzatmadan devam edersek. THKO / MB Nisan 1980’de gerçekleştirdiği kongreyle Türkiye Komünist Emek Partisi adı altında partileşti. Bu tarih aynı zamanda KKP’nin resmi anlamda varoluşunun da ilk adımı oldu. Bu kongrede Kürdistan Özerk Örgütü kuruldu. KÖÖ de 1982’de Elazığ’da topladığı kongre ile resmen Kürdistan Komünist Partisi’ni kurmuş oldu. Sovyet modeli benimsendiğinden dolayı her iki partinin ayrı ayrı merkez komiteleri var. Bir de bu komitelerde yer alan üyelerden oluşan iki partinin ortak bir merkez komitesi vardı.
KKP’nin bu dönemlerde başlayan merkez yayın organı Denge Kürdistan’dır. KKP 1986 yılına kadar Antep’ten Diyarbakır’a, Diyarbakır’dan Kars’a kadar birçok kent ve ilçede örgütlenmişti. 1986’da devlet KKP’yi çökertme adına büyük bir operasyon başlattı. Başta Merkez Komite olmak üzere onlarca kadrosu zindanlara atıldı. Doğal olarak örgütsel olarak hızla genişleyen parti devletin bu saldırısı sonrası ağır bir darbe aldı. Bu nedenle 1982 -1986 KKP’nin birinci atılımı olarak görülebilir. İkinci atılım ise yavaş yavaş kadroların zindandan çıkmalarıyla 90’lı yıllarda başladı. 1990’da KKP III. Genel Kongresi yapıldı. Bu kongrede KKP TKEP’ten ayrılma kararı almıştır. Bu karar TKEP kongresine götürülür ve TKEP-KKP ayrışması yoldaşça gerçekleşir, KKP tamamen bağımsız bir parti olur. KKP, 1990’da önce aylık dergi olan Newroz Dergisini çıkarır. Daha sonra 19 Şubat 1994’te Kürdistan’ın en etkili ikinci gazetesi olan haftalık Newroz Gazetesini çıkarmıştır. Bu yıllarda Antep’te kurulan Özgürlükçü Kadın Vakfı’da yine partinin önemli çalışmaları arasında yer aldı. Vakıf devlet tarafından kapatıldı. Kimi nedenlerle yayın hayatına son verilen Newroz gazetesi sonrası tekrar aylık dergi olan Yeniden Newroz dergisi çıkarılmıştır. Bu yıllar aynı zamanda reel sosyalizmin çöküşü başta olmak üzere kimi nedenlerle parti içerisinde açık yani yasal partinin tartışıldığı yıllar da olmuştur. Yasal parti tartışmaları 1997’de Açık Parti Tartışmaları adını taşıyan derleme kitap olarak yayınlanır ve o yıllarda bu sürece nokta konulur. 1998’de yine partinin yayın organı olan haftalık Fıratta Yaşam gazetesi yayın hayatına başlar ve 2003 yıllarının ortalarına kadar devam eder. Yine bu yıl içerisinde partinin gündemine gelen açık parti tartışmaları 2003 kongresinde karar altına alınarak sürecin startı verilir. 2003’te önce Mezopotamya Sosyalist Parti girişimi daha sonra Özgürlük ve Sosyalizm Partisi Girişimi ile devam eden süreç 2011’de resmen Özgürlük Ve Sosyalizm Partisi’nin kurulması ile devam etti. 2003-2004’te Sosyalist Mezopotamya Dergisi yayın hayatına başladı. 2006 sonrası yine haftalık Newroz Gazetesi olarak yayınına devam eden gazete 2015 sonlarında internet yayıncılığının gelişmesi nedeniyle yayınını sonlandırdı ve Sosyalist Mezopotamya dergisini tekrar çıkarmaya başladı. Hala yayınına devam ediyor. Aynı zamanda yine Antep’te 2006’da İşçi Hakları Derneği kuruldu. İlk kurulduğu yıllardaki etkinliği kalmasa da dernek hala yasal olarak varlığını devam ettiriyor. ÖSP’nin 2015 kongresinde parti isminin Kürdistan Komünist Partisi olarak değiştirilmesi önerisi kabul edildi. Hazırlıklar yapılarak 2018 kongresinde partinin adı Kürdistan Komünist Partisi olarak değiştirildi ve bu isimle hala mücadeleye devam ediyor, her ne kadar Yargıtay AYM’de KKP’nin kapatılması için dava açmış olsa da.
***
Parti tarihine değinmişken bu parti için önemli dönüm noktaları olmuştur. Bunlar sırasıyla 1986 darbesi(2), 1990’da TKEP-KKP ayrışması(1) ve geç kalınmış meşru (yasal) parti çalışmasıdır.(3) Kendi açımdan bu numaraları dönüm noktalarının önem sıralaması için yazdım. Benim açımdan parti tarihindeki önemli dönüm noktaları açısından yasal parti kuruluşu üçüncü sırada gelmektedir. Kısaca buna değinerek yazıyı sonlandırmak istiyorum.
KKP’nin bu 50 yıllık tarihi içerisinde bir dönüm noktası olan açık, meşru parti zeminine geçilmesi veya geçmekte geç kalınması parti örgütlülüğü açısından oldukça önemlidir. Reel sosyalizmin yıkılması sonrası sosyalist, komünist hareketlerde değişim ve daralma yaşanması kaçınılmazdı, yaşandı da. Burada önemli olan ise bu değişimin nasıl olacağıydı. İdeolojik-politik değişimler ayrı tartışma konusudur ama bunun yanında kullanılan araçlar da bir o kadar önemliydi. İşte bu araçlar konusunda KKP de dahil bir çok örgüt bu değişimi zamanında yakalayamadı. Yani meşru alanlar içerisinde olan yasal siyasi partilere geçişi yapamayan veya geç yapanlar örgütsel olarak daraldı. Yapanlar çok mu güçlü kaldılar hayır ama araç değişimini zamanında yaptıkları için hiç yoktansa tabanlarının önemli bir kısmını korudular. KKP ve diğerleri ise önemli bir taban kaybı sonrası yasal partilere yöneldiler. Toparlayabildik mi, şimdilik hayır! Ama zaten devrimci dediğin devrime olan umuduyla yaşar. Umut var olduğu sürece her zaman toparlayabilme umudu da vardır.
(Haziran 2024)