15 Temmuz başarısız askeri darbe girişiminden sonra; ordu, yargı, çeşitli bakanlıklarda, akademi dünyası olmak üzere tüm devlet aygıtlarında 50 bin kişinin tasviyesi gerçekleşti. Feto terör örgütü operasyonu adı altında yapılan tasviyelere, rejime muhalif diğer çevrelere karşı da cadı avı gerçekleşti. Sadece MEB’da 88 Eğitim-Sen üyesi öğretmen görevinden uzaklaştırıldı. Bu tasviye operasyonlarının ardından 3 ay süreyle OHAL çıkartıldı. KHK(Kamu Hükmünde Kararnameler) yayınlandı. Bu kararnameler 12 Eylül’ün hemen sonrası darbeyi pekiştirmek için yapıldı. OHAL ile meclisi işlevsizleştiren kamu hükmünde kararnameler çıkartılabilecek. Keyfi arama, gözaltı sürelerinin 30 güne çıkması gibi polise sınırsız yetkiler veren uygulamalar mevcut. Anayasaya göre iki durumda OHAL ilan edilebilmektedir: Birincisi; tabi afetler ve ağır ekonomik bunalım sebebiyle. İkincisi ise ; şiddet olaylarının yaygınlaşması ve kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması sebebiyle.
OHAL’in Sınıf Mücadelesine Etkileri
Şuan toplu işten çıkartmalar özel izne bağlı olsada, işçi sınıfının mücadelesinin gelişmesini engelleyici bir çok hüküm mevcuttur. OHAL kanununda olmamasına rağmen, kıdem tazminatın fona devri, zorunlu Bes(Bireysel Emeklilik Sistemi) gibi konular KHK lar aracılığıyla çıkartılıp, hukuki olarak Anayasa Mahkemesi’ne gidişi engellenmiş olacak. OHAL Valilere basım, yayın faaliyetlerinin kısıtlanmasının yanı sıra; gösteri toplantı yürüyüşlerini engelleme, sendikal faaliyetleri sınırlayabilme, çalışma koşullarına müdahale yetkisi vermektedir. Yasal olarak grev ertelemelere Bakanlar Kurulu karar veriyordu. OHAL ile bu durum tamamen valilerin insiyatifine bırakalmıştır. Grev yasaklanabilir, grevin haklılığını anlatan bildiri, broşür, eylem ve toplantılara müdahale edilebilir. Patronlar için OHAL sınıf mücadelesini bastırmak ve sömürüyü engellere takılmadan gerçekleştirmek için bulunmaz fırsattır. OHAL ilanıyla birlikte önce Avcılar Belediye işçilerinin direniş çadırı kaldırılmaya çalışıldı, ardından Bursa Gemlik gübre fabrikasında grev sürecine giden işçilerin eylemleri engelenilmeye çalışıldı. Direnişçi işçilerin kararlı duruşları sermaye cephesinin planlarını suya düşürdü. Derinleşme sinyalleri veren ekonomik kriz ile toplu işten çıkartmalar, grev ve direniş hakkına fiili müdahaleler gündemdedir. Bonopartlaşan Erdoğan rejimini yıkacak tek güç işçi sınıfının militan mücadelesidir. Bugün işçi sınıfından bahsetmenin tam zamanıdır. Sektör, işyeri temelli komiteler kurup, işçi sınıfının güncel sorunları üzerinden siyasal teşhirler yapıp, buna uygun geçiş talepleri üretmek biz proloter devrimcilerin dönemsel görevleridir. Grev hakkı kavel işçilerinin grev yapmasıyla kazanıldı. Geçen yıl Bursa Renault’ta başlayan fabrika işgalli grevler metal sektöründe fırtına etkisi yarattı. TC’nin yasalarına sığmayan fiili meşru bir direniş geleneği bıraktı. Önümüzdeki dönem ekonomik krizin derinleşmesiyle birlikte, fabrika işgalli grevler uzak bir ihtimal değildir. Troçki’nin dediği gibi :”Fabrika işgalli grevler normal kapitalist işleyişin sınırlarını aşmaktadır. Grevci işçilerin taleplerinden bağımsız olarak, fabrikanın geçici işgalleri bir puta, kapitalist mülkiyete darbe indirmektedir. Her fabrika işgalli grev, fabrikada patronun kim olduğu sorusunu pratik bir biçimde ortaya koymaktadır: Kapitalist mi yoksa işçiler mi?” [1]
Bugünden işgal, grev, üretim sloganını işçi sınıfı içinde güncel tutmak düzene sığmayan sınıf mücadelerinin sigortası niteliğindedir. Bugünden proloter devrimcilerin; iş yerleri, iş kollarında, üniversite ve liselerde komitelerde örgütlenmesi, sınıfın tamamını kapsayan talepleri güncel tutması, işçi sınıfının Birleşik cephesinin inşa stratejisinin somutlaşmasıdır.
Taleplerimiz
Darbeye, AKP’ye ve işten atmalara karşı örgütlen
Fabrikalarda, Kampüslerde, liselerde işçi düşmanlarına yer yok
İşçi çıkartmaya, maaş düşürmeye taşeronlaştırmaya karşı, işgal, grev, üretim
Tüm Toki borçları silinsin, işçi kontrolü altında konut edindirme projesi
İşçi sınıfının temel ihtiyaçları için kullandığı kredi kartı borçları silinsin
6 saatlik iş, serbest haftasonu tatili
Asgari ücret üzerinde ki vergi kaldırılsın
Grev, toplantı, gösteri, yürüyüş önünde ki engeller kaldırılsın.
Kayyum atanmış, şirket, gazete, okul ve hastaneler işçi denetiminde kamulaştırılsın
Komiteler, işgaller ile birleşik işçi cephesi için ileri
patronsuz dünya