Ne idüğü belirsiz bir güruh Kürt halkına ve diğer ötekileştirilenlere saldırmak için hep fırsatlar kolluyor. Ülkenin başına gelen her doğal felaketin, iktidarın her başarısızlığının faturasını bile ya Kürtlere ya da diğer ötekileştirilenlere kesiliyor.
Eyüp Yalur / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız
Bugün birçok ülkeyi kasıp kavuran yangınların bilim insanlarına göre, değişen iklim şartlarının neden olduğu, aşırı sıcak havalardan kaynaklandığı söylenmesine rağmen bu doğa katliamı Kürtlerin üzerine yıkılmak isteniyor. Bu provokasyon tutmayınca bu kez başarısızlığın faturası iktidar tarafından birçok yetkileri ellerinden alınan muhalif belediyelere kesilmek istendi.
Bilecik Pazaryeri AKP’li Belediye Başkanı Zekiye Tekin sosyal medya hesabından tepki çeken bir paylaşımda bulundu. “Bu ülkede yanması gereken tek ağaç” notuyla HDP ambleminin ateşe verilmiş halini Facebook hesabından paylaştığı görüldü. Tepkiler üzerine paylaşımı kaldırdığı belirtildi.
Bu güruh Ege ve Akdeniz’deki yangın bölgelerinde ellerinde silah ve sopalarla GBT kontrolü yapıyorlar.
İnsanlar bu leş sürülerinden dolayı eş, dost, arkadaş ve akrabalarına ulaşamadılar. Daha da vahimi yardıma, desteğe gidemediler.
Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen “Bu şahıslar kundakçı, şüpheli yakalamak teşebbüsüyle asılsız ihbarlardan yola çıkarak sokaklarda kimlik kontrolü, yol kesme ve masum vatandaşları korkutacak derecede havaya ateş etme gibi eylemler gerçekleştirerek yaşadığımız bu süreci daha da zorlaştırmaktadırlar” diyor.
Manavgat ilçesinin Hocalar mahallesi girişinde toplanan kalabalık ormanı yaktığını düşündükleri iki kişinin içerisinde bulunduğu otomobilin yolunu kesti. Sayıları artan grup iki kişiyi linç etmeye kalkışırken jandarma müdahale etti. O şahıslar itfaiye çalışanlarına ve orada ki diğer çalışanlara su ve erzak taşıyorlardı. Magandaların ve şehir eşkıyalarının hışmına uğradılar.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat’ı ziyaret etti. Yangın sürecinde yaşananlarla ilgili belediye başkanından bilgi alan Sancar “İktidar sorumluluklarını yerine getirmedi, uyarıları dinlemedi. Yangınlar başladıktan sonra yapması gerekenleri yapmadı. İktidar belediyeleri sorumlu göstererek sorumluluktan kaçma derdinde” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli uçakların su taşıma kapasitesinin düşük olması nedeniyle Ankara Yunanistan’ın yardım önerisini reddetti.
İyi hoş da THK uçakları hangarda çürümeye terk ediliyor, uçak yardımları kabul edilmiyor, envanterde yangın söndürme uçağı yok peki kayalık, çukur, yüksek yerlere karadan kim nasıl müdahale etsin.
Eski Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu orman yangınlarını önleme hususunda Afrika’ya, Balkanlara, Orta Asya’ya uçak verebilecek durumdayız diyordu.
Peki ne oldu o uçaklar? Hurdacılara mı verildi yoksa?
KESK yöneticilerinin İzmir’de düzenledikleri basın toplantısında KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan yeşil orman yangınlarının yaşandığı alanlara dair tespit ve gözlemlerini paylaştı “Yangının neden çıktığı üzerine başlayan tartışma yapay bir tartışma, asıl sorun yangınların söndürülemediğidir” diyor.
Financial Times “Bilim insanları Türkiye’deki yangınların değişen iklimin neden olduğu aşırı hava olayları zincirinin bir parçası olduğunu söylüyor. Bu yaz alevler İtalya ve Yunanistan’a da zarar verdi. Temmuz sıcaklarının rekor derecelere çıktığı, Finlandiya bile son yarım yüzyılın en kötü orman yangınlarıyla karşılaştı.”
Türkiye Paris İklim Değişikliği Anlaşması’nı onaylamayı reddeden tek G20 ülkesidir.
Yangında büyük darbe alan Gündoğmuş’ta Belediye Başkanı Mehmet Özeren evlerini kaybedenlerin TOKİ’den düşük faizli krediler alabileceğini söyledi. “Eski evi olan vatandaşlar keşke bizim de evlerimiz yansaydı diyecekler.” İşte burası tam da insanlığın bittiği nokta.
İçişleri bakanı “Her şeyi araştırdık yangında terör yok” diyor. Velev ki birileri yaktı. Bunun sorumlusu Kürtler mi?
Bu yangınla beraber AKP’nin yirmi yıllık geçmişi de yaptıkları icraatları da küle döndü.
Ülke sorunları artık her geçen gün katmerleşerek büyüyor. Pandemi, işsizlik, enflasyon, depremler, seller, yangınlar… her geçen gün büyüyen bu felaketler ülkeyi çıkmaza sürüklüyor. AKP-MHP ortaklığı bu sorunların altından kalkamıyor.
Tek çözüm bir erken genel seçimle halkın bu metal yorgunu iktidardan kurtulmasıdır.