Lê belê her dem neyaran di nav me Kurdan de rola xwe lêyistine! Hin caran peyayên neyaran heya qiyadeya jor jî diçin û rêxistinan bi dest xwe jî di êxin! Bi dest xwe nêxin jî, lê nahêlin Kurd bibin yek!..
Devasa bir yoksullaşma çarkında yoksulluk, gelir adaletsizliği, ağır çalışma koşullarında ezilen emekçiler 1 Mayıs 2023’de yine alın terine ve özgürlüğüne sahip çıkmak için alanlarda, Taksim’de olacak…
1 Mayıs aslında işçilerin daha insani bir talebi için ortaya çıktı. İşçilerin daha az çalışmak istemeleriyle ya da kısa işgünü mücadele talebiyle ilgilidir. İşçilerin bu talebi fabrika denen prosesin bulunuşuyla eş zamanlıdır.
Nüfusun genç ortalaması ya işsiz ya da sanayide, turizm, inşaat ve tarım gibi mevsimlik işlerde, AVM’lerde, mağazalarda, plazalarda vb. üretim alanlarında işçi… Kimisi mavi yakalı kimisi ise beyaz yakalı… Kimisi taşeronda kimisi sözleşmeli öğretmen kimisi ise kadrolu… Ama mavisi de beyazı da kadrolusu da taşeronu da kapitalizmin sömürü çarklarında geleceksizlik içerisinde kıvranıyor.
1 Mayıslar tüm dünyada işçilerin, emekçilerin, geçimini çalışarak sağlayanların renk, dil, din, ırk ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin kutladığı bir bayramdır. 1 Mayıs’ın doğuşunda işçilerin sermayeye tüm hayatlarını vermeme mücadelesi vardır. İşçiler, sosyal bir varlık olarak yaşamak istemişler, “gün doğumundan gün batımına” çalışmayı reddetmişlerdir.
1 Mayıs’ın işçilerin, emekçilerin ve ezilen halkların tarihinde çok önemli bir yeri var. Kolay gelinmedi bugüne, burjuvazi ile dişe diş mücadele edilerek kazanıldı bu hak; dünyada da bu böyleydi, Türkiye ve Kürdistan’da da.
Şimdi karar zamanıdır. Radikal değişimlerin mümkün ve bir o kadar da meşrulaştığı olağanüstü tarihsel dönemde işçiler, yoksullar, yönetilen sınıfların geniş kesimleri karar vermek durumundadır: Hâkim sınıf politikalarının nesnesi mi olunacak? Yoksa kendi sınıf politikalarını mı geliştirecekler?
Kürdistan Komünist Partisi (KKP) 1 Mayıs alanına gidiyor. Kontrol noktasında, önce KKP’nin Kürtçe yazılmış pankartı “tertip komitesi bize bildirmedi yasak” diyerek almadılar. Sonra Kürdistan Komünist Gençlik Meclisi ve KKP bayrak ve gömlekleri için de farklı ve anlaşılması zor gerekçelerle “Yasak alamayız” dediler! Sonuç epey bir uğraşın ardından KKP gömlek ve bayraklarıyla alana girildi!
Lê belê her dem neyaran di nav me Kurdan de rola xwe lêyistine! Hin caran peyayên neyaran heya qiyadeya jor jî diçin û rêxistinan bi dest xwe jî di êxin! Bi dest xwe nêxin jî, lê nahêlin Kurd bibin yek!..
Kimilerine “oksimoron” gibi gelse de, “Devlet Terörü”, sınıflı sömürü tarihi boyunca iktidarın muhalif sesleri, itirazı bastırıp, yok etmek için yasalarını tekzip eden yöntemlere başvuran uygulamadır.