Kayyum atamalarıyla Kürt halkının iradesinin fiilen askıya alındığını belirten Kürdistani İttifak Çalışması, belediye eşbaşkanlarının derhal serbest bırakılmasını istedi.
Kürdistani İttifak Çalışması, Halkların Demokratik Partisi (HDP) yönetimindeki Iğdır, Siirt, Baykan, Kurtalan ve Muş Altınova belediyelerine kayyım atanmasına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, 31 Mart 2019 Yerel seçimlerinde her türlü baskı ve engellemelere rağmen kazanılan 65 belediyeden 45’ine kayyım atandığı hatırlatılırken, seçim kuralları çerçevesinde kazanılan belediyelere AKP iktidarının kanun kılıfına uydurmaya bile gerek görmeden zorbalıkla el koyduğu belirtildi.
‘ANTİ-KÜRT ZORBALIKLA BELEDİYELER GASP EDİLİYOR’
Açıklamada, kayyım atamalarının yasal dayanağı olmadığı gibi Kürt halkının ve inanç gruplarının vicdanında da en ufak bir karşılığının olmadığına yer verilerek, “İçişleri Bakanlığı “ben devletim yaptım oldu bitti” diyor! Tam bir keyfiyetle ve Kürt halkının sandıktan çıkan meşru demokratik iradesine dönük kendi koyduğu yasaları bile tanımayan anti-kürt öfke ve zorbalıkla kazanılmış belediyeler bir bir gasp edilmektedir” denildi.
‘HUKUK DIŞI UYGULAMALARA SON VERİN’
“Yıllardır Kürt halkı seçiyor, Hükümet yerine kayyım atıyor. Halkımız tekrar seçiyor, İktidar tekrar kayyım atıyor” denilen açıklamada, hükümetin Kürt halkının seçme ve seçilme hakkını fiilen askıya aldığı belirtildi. Açıklamada, AKP hükümetine hukuk ve vicdan dışı uygulamalara derhal son vermesi çağrısı yapılarak, “Halkımız asla ve asla bu saldırılara boyun eğmeyecek ve seçimler dahil meşru, yasal alanda, ulusal özgürlük mücadelesinden geri adım atmayacak” ifadeleri kullanıldı.
‘AÇIK TUTUM ALIN’
Açıklamada, Millet İttifakı’na ve tüm Türkiye kamuoyuna, “HDP belediyelerine yönelik sürdürülen bu yasa ve hukuk tanımaz uygulamalara karşı açık tutum alın. Demokrasi ve özgürlüklerde çifte standart olmaz. Ankara, İzmir, İstanbul’a kayyuma “hayır” deyip Diyarbakır, Siirt, Iğdır’a seyirci kalırsanız, demokrat olamazsınız. Sessiz kalırsanız “bugün bana yarın sana” misali bu uygulama sana da döner. Hayır, “yapamazsınız” diyerek açık tutum alın!” sözleriyle çağrıda bulunuldu.
‘İRADE SİZİN, KİMSE ELİNİZDEN ALAMAZ’
Açıklamada son olarak, “Halkımıza çağrımız; kararlılıkla ve meşru zeminde iradenize sahip çıkın. Unutmayın ki özgür iradenizle seçtiklerinizi tanımayabilirler ama irade sizin, onu kimse elinizden alamaz” diye belirtildi.
Kayyımlarla ilgili Kürdistani İttifak Çalışması’nın ortak Kürtçe-Türkçe açıklaması aşağıdadır.
Basına ve kamuoyuna
HDP’nin Iğdır, Siirt, Kurtalan, Baykan ve Muş Altınova belediye Eşbaşkanları evlerine yapılan baskınla gözaltına alındılar. Ve önceden hazırlanmış plan gereği de derhal yerlerine Kayyım atandı!
Öncelikle bu hukuk, yasa ve vicdan dışı uygulamayı kınıyoruz. Belediye Eşbaşkanlarımız serbest bırakılsın. Görevlerinin başına dönmelerinin önündeki engeller kaldırılsın!
31 Mart 2019 Yerel seçimlerinde her türlü baskı ve engellemelere rağmen kazanılan 65 belediyeden 45’üne kayyım atanmış oldu! Yani Kürt halkı, Devlet Kurumu YSK’nın belirlediği seçim kuralları çerçevesinde kazandığı belediyeleri AKP İktidarı kanun kılıfına uydurmaya bile gerek görmeyen bir zorbalıkla el koymaktadır.
Kayyım atamanın yasal-kanunu dayanağı olmadığı gibi halklarımızın, inanç gruplarımızın vicdanında da en küçük bir karşılığı yok! İçişleri Bakanlığı “ben devletim yaptım oldubitti” diyor! Tam bir keyfiyetle ve Kürt halkının sandıktan çıkan meşru demokratik iradesine dönük kendi koyduğu yasaları bile tanımayan antikürt öfke ve zorbalıkla kazanılmış belediyeler bir bir gasp edilmektedir.
Yıllardır Kürt halkı seçiyor, Hükümet yerine Kayyım atıyor. Halkımız tekrar seçiyor, İktidar tekrar kayyım atıyor. Hükümetin yaptığı; Kürt halkının seçme ve seçilme hakkını fiilen tanımamaktır. AKP Hükümetini; bu hukuk ve vicdan dışı uygulamalara son vermeye çağırıyoruz. Halkımız asla ve asla bu saldırılara boyun eğmeyecek ve seçimler dahil meşru, yasal alanda, ulusal özgürlük mücadelesinden geri adım atmayacak.
Millet İttifakı’na ve tüm Türkiye kamuoyuna da çağrıda bulunuyoruz; HDP belediyelerine yönelik sürdürülen bu yasa ve hukuk tanımaz uygulamalara karşı açık tutum alın. Demokrasi ve özgürlüklerde çifte standart olmaz. Ankara, İzmir, İstanbul’a kayyuma “hayır” deyip Diyarbakır, Siirt, Iğdır’a seyirci kalırsanız, demokrat olamazsınız. Sessiz kalırsanız “bugün bana yarın sana” misali bu uygulama sana da döner. Hayır, “yapamazsınız” diyerek açık tutum alın!
Halkımıza çağrımız; kararlılıkla ve meşru zeminde iradenize sahip çıkın. Unutmayın ki özgür iradenizle seçtiklerinizi tanımayabilirler ama İRADE SİZİN ONU KİMSE ELİNİZDEN ALAMAZ!
15.05.2020
Kürdistani İttifak Çalışması
***
Ji çapemenî û raya giştî re!
Vê sibê êrîş li malên Hevşaredarên HDPê yên Îdirê, Sêrtê, Misirc, Hawêl, Mûş Vartînîs hat kirin û Hevşaredar hatin binçavkirin. Li gor plana ku ji berê de hatibû amadekirin, yekser li şûna wan qeyûm hatin tayînkirin.
Em vê nerîta derhiqûq û zagon û derwijdanî şermezar dikin. Hevşaredarên me divê gavek berê gavekê bên berdan. Astengiyên li ber peywira wan ji holê bên rakirin.
Partiya me di Hilbijartina 31ê Adara 2019an de di 65 şaredariyan de ligel hemû zext û zordariyan bi ser ket. Lê belê niha li 45 şaredariyan qeyûm hatin tayînkirin. Desthilata AKP bi dara zorê dest datîne şaredariyên ku li gor rêgezên YSKyê di hilbijartinê de bi ser ketibûn.
Tu palpişta zagonî û hiqûqî ya tayînkirina qeyûman nîne û herwiha di wijdana gelên me û komên baweriyan de ciyê vê yekê tuneye. Wezîrê Karê Hundirîn dibêje “ez dewlet im, min pêk anî, çêbû çû”. Şaredariyên ku bi rayên gelê Kurd ji sindoqê hatibûn hilbijartin, yek bi yek bi awayekî keyfî û bi dara zorê tên xespkirin.
Bi salan e gelê Kurd hildibijêre lê Hikumet qeyûman tayîn dike. Gelê me dîsa hildibijêre û desthilat dîsa qeyûman dişîne. Tişta ku AKP dike nenaskirina mafê hilbijartinê ya gelê Kurd e. Em bang li Hikumeta AKPê dikin ku dawî li van nerîtên xwe yên derhiqûq û wijdanê bîne. Gelê me tu car serê xwe li van zordariyan danayne û ji têkoşîna xwe ya azadiya netewî, li qadên meşrû û zagonî venagere û paşde gav navêje.
Em bang li Tifaqa Gel û raya giştî ya Tirkiyeyê jî dikin; li dijî van pêkhateyên der hiqûq û zagonî, helwesta xwe nîşan bidin. Di azadî û demokrasiyê de dudilî nabe. Li Enqereyê, Stenbolê, Îzmîrê ji tayînkirina qeyûman re bibêjin “na” lê dema ku ji bo Amedê, Sêrtê, Îdirê qeyûm tên tayînkirin bêdeng bimînin, hûn nikarin bibin demokrat. Eger hûn bêdeng bimînin, îroli me sibê li we dê biqewime. Divê hûn helwesta xwe eşkere nîşan bidin û ji xespkeran re bibêjin “na hûn nikarin.”
Banga me li gelê me; bi biryar bin û li qadên meşrû xwedî li îradeya xwe derkevin. Ji bîr nekin, dibe ku îradeya we ya azad nas nekin lê ÎRADE YA WE YE, TI KES NIKARE WÊ JI DESTÊ WE BISTÎNE!
15.05.2020 Xebat
