Konak’ta tarihi saat kulesinin bulunduğu meydanda kuşyemi satarak geçimini sağlayan Emine Çelik, 8 Mart’ın ne olduğunu bilmiyor ama “Eşimin parasıyla değil kendi paramla yaşadım” diyerek emeğin ne olduğunu anlatıyor.
İzmir’in Konak ilçesinde bulunan saat kulesinin önünde kuşyemi satarak geçimini sağlayan emekçi kadınlar, günlük 15 ile 20 lira arasında kazanıyor. Her biri farklı bir hikâyeye sahip olan kadınlar, geçim telaşı içinde emeklerinin karşılığını alamamaktan yakınıyor. Sistemin yoksullaştırarak, yaşamını geçim derdinden ibaret hale getirdiği kadınlar, yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne dair görüşlerini sorduğumuzda, bilmediklerini söylüyor. “Bizim günümüz olması kimsenin umurunda değil, biz yine karın tokluğuna çalışacağız” diyor kadınlar.
‘Eşimin parasıyla değil kendi paramla yaşadım’
Kuşyemi satarak cezaevindeki oğluna bakan ve 3 torununu okutan 72 yaşındaki Emine Çelik, “Kendimi bildim bileli çalıştım” diyor. 14 yaşında evlendirildikten sonra çalışmaya başlayan Emine, 30 yıl pazarcılık yaparak yaşamını idame etmiş. Son 10 yıldır kuşyemi satarak geçimini sağlayan Emine, “Çalışmaktan hiç gocunmadım. Kimseye minnet etmedim, kimseye el açmadım, hep çalıştım. Kocamın parasıyla değil kendi paramla yaşadım” diye vurguluyor.
‘8 Mart’ta karın tokluğuna çalışacağız’
8 Mart Dünya Kadınlar Gününe dair düşünceleri sorduğumuzda şaşkınlığını gösteren Emine’ye 8 Mart’ın ne olduğunu anlatıyor “Sizin gününüz” diyoruz. Emine, “Kimin umurunda bizim günümüz olması, biz yine karın tokluğuna çalışacağız” diye yanıt veriyor.
‘Emeğimizin karşılığını alamıyoruz’
Daha önceleri Konak sahilinde su satarak geçimini sağlayan 42 yaşındaki Fatoş Güler ise, geçirdiği bir hastalıktan sonra yüzde 50 engelli olunca kuşyemi satmaya başlıyor. 4 yıldır Saat Kulesi meydanında kuşyemi satan Fatoş, günlük kazandığı 20 lira ile ikisi öğrenci 5 çocuğuna bakıyor. Fatoş, “İnsanlar emeğinin karşılığını almak istiyor ama alamıyoruz. İmkanlarımız kısıtlı” diyor.
10 yıldır kuşyemi satan Gülten Makasçı ise, 2 engelli çocuğu okutmaktan ve 4 kişilik bir aileyi geçindirmekten yükümlü. Gülten 8 Mart’a ilişkin ise yalnızca, “İnsanlar emeğinin karşılığını almalı” diyor.
gazete sujın
