İnsan Hakları Derneği (İHD) Hatay Şubesi Cezaevi Komisyonu, Yayladağı T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki hak ihlallerine ilişkin rapor hazırladı. Avukatların Efrinli (Afrin) tutuklularla yaptığı görüşmen sonra hazırlanan raporda, tutukluların yaşadığı hak ihlalleri yer aldı.
Efrinli tutukluların, itirazları ve savunmalarının dikkate alınmadığı, bu haliyle adil yargılanma ve savunma hakları da ihlal edildiği belirtilen raporda, yaşananlara dair Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuru yapılacağına dikkat çekildi.
Raporda, tutukluların ciddi sağlık sorunları yaşadığı, tutukluların yaşadığı korku nedeniyle cezaevi idaresine başvuramadığı, tutukluların sağlık haklarının ihlal edildiği, insanlık onuru ile bağdaşmayacak şekilde işkence ve kötü muamele yasağının ihlal edildiği, tutuklular hakkında ceza hukuku açısından derhal soruşturma başlatılması gerektiği belirtildi.
M.M.D. ve M. V.İ’nin, 2018’de Efrin’de Suriye Milli Ordusu (eski adı ÖSO) tarafından gözaltına alınıp işkence gördüğünü, ardından Türkiye’ye teslim edildiklerini, “devletin bütünlüğünü ve birliğini bozmak” suçlaması ile yargılandıklarını ve hapis cezası aldıkları kaydedilen raporda 2 tutuklunun, aynı koğuşta yaklaşık olarak 4 yıldır kendilerini “bağımsız” olarak tanımlayan 12 kişi ile birlikte kaldığı ifade edildi.
Bacağına mermi sıkıldı
ÖSO tarafından Efrin’de gözaltına alındıklarında işkenceye maruz kaldıklarını belirten M.M.D.’nin, kendisine silah sıkıldığı ve ayağının kesildiğini ifade ettiği kaydedilen raporda şunlar kaydedildi: “A.S.T. ağırlıklı olarak Afrin’de ÖSO tarafından işkence gördüğünü, ÖSO askerlerinin kendisine ‘Arap mısın Kürt mü?’ diye sorduklarını, ‘Kürdüm’ şeklinde cevap verince ÖSO askerlerinin bacağına 2 mermi sıktığını, Türkiye’de tedavi edildiğini ancak bacaklarında, kollarında ve başında hala şarapnel parçaları bulunduğunu söylemiştir. A.S.T. cezaevinde kötü muamele ve işkenceye maruz kalmadığını beyan ederken, M.M.D., cezaevine alınırken kaba dayak ve tekmelere maruz kaldığını ifade etmiştir.”
Tedavileri sağlanamıyor
A.S.T. ve M.M.D’ye sık sık disiplin cezaları verildiği kaydedilen raporda, şunlara yer verildi: “M. M.D. yeterince tıbbı destek alamadığını, hastaneye götürülmediğini, başının sürekli ağrıdığını, cezaevi doktoru tarafından ilaç yazmakla yetinildiğini, psikolog ile düzenli görüşme ihtiyacı olduğunu, hastane gitmek istediğini ifade etmiştir. A. S. T. 4 aydır doktora görünme konusunda sıkıntı yaşadığını, bacaklarında, kollarında ve başındaki şarapnel parçaları yüzünden tedaviye ihtiyacı olduğunu, özellikle sağ kolu için fizik tedaviye ihtiyacı olduğunu ancak bu ihtiyacının giderilmemesi nedeni ile kendi kendine fizik tedavi uygulamaya çalıştığını, ağrıları olduğunu söylemiştir. Her iki mahpus arada bir bile olsa ziyaretlerine gelinmesinin kendilerini insan gibi hissetmelerine neden olduğunu, onları insan yerine koyan kimsenin olmadığını, gerek daha önce yapılan ziyaretin gerekse bu ziyaretin kendileri için çok anlamlı olduğunu söylemişlerdir. Bilgilerini paylaştıkları aile bireylerine ulaşılabilinirse aile bireylerinin mutlaka kendileri ile iletim kuracağını ifade etmişlerdir. Adı geçen mahpuslar kendileri ile aynı koğuşta kalan Y.S. isimli kalp hastası bir mahpusun olduğunu, M.V. İ. isimli mahpusun ayağının şarapnel nedeni ile sakat, durumunun kötü olduğunu, M.A.M. isimli mahpusun ayağından vurulmuş olması nedeni ile kemiğinin iltihaplı ve çürümeye başlamış olduğunu, hastaneye götürüldüğünü ancak iyi bakılamadığı için ayağının çok kötü olduğu belirtilmiştir.”
Yeni Yaşam Gazetesi