Eyüp Yalur / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız
Altı muhalefet partisinin genel başkanları yuvarlak masa etrafında bir araya gelerek ülkenin bugünü ve yarını ile ilgili projeler üzerinde tartışarak bir mutabakata vardılar.
HDP’nin bu masa etrafında olmaması bazı Kürtlerde ve bir kısım HDP tabanında, ötekileştirilen kesimlerde üzüntüyle ve tepkiyle karşılandı. Kendilerini dışlanmış olarak hissettiler.
Burada asıl mesele HDP değil, Kürtler, diğer etnik yapılar, farklı inanç grupları, farklı siyasi düşünceler yani o masada ötekileştirilenlerin temsilcileri yoktu.
Bu masa seçkinler arasında uzlaşma masasıydı. Elbette ki burada emekçinin, ezilenin, ötekileştirilenlerin temsilcileri olamazdı.
Altı muhalefet partisinin genel başkanlarının bir araya gelmelerinin sebebi AKP-MHP iktidarına son vermek ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geri dönerek iktidar olmak. Bunun da HDP’siz ne kadar zor olduğunun farkındalar. Onun için HDP’yi yedeklerinde tutmak istiyorlar.
Tek adam rejiminin yerine demokrasiyi, toplumsal barışı böyle inşa edemezsiniz.
İktidarın sağlayamadığı toplumsal barış ortamını millet ittifakı da sağlayamayacak gibi görünüyor.
HDP demokrasinin sacayaklarından birisidir. Onu yok sayarsanız demokrasi aksar, işlevini göremez.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: HDP’yi yok saymıyoruz, hiçbir partiyi yok saymıyoruz. Öyle yaparsak bu demokrasiye inanmadığımızı gösterir diyor.
Evet siz HDP’yi ve sosyalistleri yok saymıyorsunuz. Ama yedek gücünüz, takviye ekibiniz olarak görüyorsunuz. Son yerel seçimlerde olduğu gibi yine destek verecekleri hayalini kuruyorsunuz.
Ey muhalefet yüzyıldır aynı şeyleri tekrarlayarak farklı sonuç almaya çalışıyorsunuz. Zihninizi çağa uydurmak gibi bir derdiniz yok. Her geçen gün batının temsil ettiği ‘çağdaş ve evrensel’ değerlerden uzaklaşıyor, doğunun teokratik, baskıcı, bölünme paranoyası yaşayan ülkeleri ile özdeşleşiyorsunuz.
Ülkenin bugününden iktidar kadar sorumlusunuz. “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” deyip iktidarın her yanlışında iktidarın yanında yer aldınız.
HDP’yi de kendinize benzetmek istiyorsunuz.
İktidarın yanlışlarına ortak olsun, savaş teskerelerine evet desin, iktidarın her çıkmazında iktidarla el ele, omuz omuza versin.
İşte o zaman HDP HDP olmaz başka bir şey olur.
HDP size benzerse Kürd’ü, Ermeni’yi, Romen’i, Alevi’yi, sosyalisti ve diğer ötekileştirilenleri temsil edemez.
Siz HDP’nin terörle iltisaklı olmasından değil demokratik taleplerinden korkuyorsunuz.
En az sizin kadar yasal, meşru bir parti, yasal çerçevede kurulmuş, TBMM’de grubu olan üçüncü büyük parti.
AKP-MHP iktidarı değişse bile muhafazakârlar ve milliyetçiler için değişen bir şey olmayacaktır. Çünkü onlar İYİP, SP, DEVA, GELECEK, DP gibi partilerle yine iktidarda olacaklardır.
Bir TV programında Mehmet Metiner ve Cem Küçük iktidardan düşersek bizi yargılarlar mealinde sözler ettiler.
Hayır korkmanıza gerek yok. İktidarı kaybetseniz dahi arkadaşlarınız iktidarda olacaklardır. Kimse sizi yargılayamaz. Bu altı partinin oluşturduğu koalisyonun iktidarında yine kazanan sağ (milliyetçi muhafazakarlar) olacak. Kaybedenler her zamanki gibi sosyalistler olacaktır.
