“Utanıyordum sürgünlüğümden. Hep gizledim.”[15] Üniversite yıllarında da bu tutumunu sürdürür. En yakın arkadaşlarından bile saklar Kürt ve sürgün olduğunu. İçe kapanık ve çekingendir. Özel hayatından hiç söz etmez…
Kürt olduğunu gizler ama, bu yaşadıkları onun şiirini besleyen kaynaklardan biri olur. Lirizm ve mizah el ele gider. En güzel aşk şiirlerini yazma duyarlığını bu yaşadıklarından edinir.[16]
Özetle denilebilir ki Onu sürgün hakikâti biçimlendirmiştir…
Ancak ne yapılmak istenirse istensin; ulu bir çınar gibi karşımızda dimdik durarak; “Deli olan bu dünyada akıllılığı anlatmaktır şiir” diyen Can Yücel yalnızca bir şair değil, bir şiir okuluydu.