İran’da sokaklarda, kıyafeti nedeniyle kadını izleyen-sorgulayan-tutuklayan ve hatta kıyafetlerini parçalayan “Ahlak Polisi” rejiminin baskıları kırılmaya başlandı! İran kadınının özgürlüğünü merkeze alan büyük mücadelesi ve inadı, Mollaların yasaklarını nihayet kırmaya başladı, bunun arkası gelecek!
Sinan Çiftyürek / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız
40 yıla yakın bir süredir kadınlar, İran İslam rejiminin “ahlaklı giyinme” adına getirdiği katı yasakçı kurallar nedeniyle başını açamıyordu, oje kullanamıyordu öyle ki renkli kıyafet giymek dahi yasaktı! İslam rejimi, 80 milyonluk bir toplumda kadına tek tip kıyafeti öyle ki “koyu renk, uzun, bol pantolon giyilmesi ve pardösülerle vücudunun tamamının örtünmesi” gibi rengini ve şeklini dahi belirleyecek kadar tekçi zihniyetle dayatıyordu!
Kadına yasaklarla yüklü bu kuralları uygulamak içinde sokaklarda gezen sivil kadın-erkek “Ahlak Polisi” birimini oluşturmuştu! Sokağı denetleyen “Ahlak Polisi” ve “ihbarcılar”, başını kurallara göre kapatmayan veya “uygun giyinmeyen” kadını sokakta çevirip sorguluyordu, gözaltına alıp karakola götürüyor dahası para cezası veriliyordu ve hatta tüm bunlarla da yetinmeyip tutukluyordu.
İran kadını, 1979’dan beri iradesi dışında kendisine zorla dayatılan kıyafet-oje yasağı vb. yasaklara karşı kararlılıkla mücadele etti. Asla yasakçı kanun ve dayatmalara boyun eğmedi, ağır bedellere mal olan büyük mücadelesini ısrarla ve inatla sürdürdü! Kadınlar bazen başını açtı, bazen saçını kazıttılar, ama çoğunlukla renkli ve gevşek eşarplarla yasaklara meydan okudular. Gün oldu “bir milyon imza” kampanyasını açtılar ve gün oldu İranlı erkekler, kadınların mücadelesiyle dayanışma amacıyla kadınlarla birlikte, başlarını yarı açık eşarplarla kapatıp hatta etek giyip oluşturdukları medya platformlarında paylaştılar. Sonuçta kazandılar! İslami rejim geri adım attı ve kıyafetleri nedeniyle İran’da kadınlar artık tutuklanamayacak!
İran kadının on yıllara dayanan mücadelesi ile “Ahlak Polisi” yasaklarının giderek manasızlaşmasına, katı şeriatın uygulandığı Suudi Arabistan’da da kadın hakları yönünde ki kimi gelişmeler eklenince İran İslam rejimi geri adım atmak zorunda kaldı.
Tahran emniyet yetkilileri, “İslami kıyafet kurallarına uymayan kadınların artık polis merkezine götürülmeyeceğini ve haklarında soruşturma başlatılmayacağını” açıkladı.
“Kurallara uymayan kadınların tutuklanmak yerine açılan ‘Eğitim Merkezleri’nde İslami referanslara göre ‘eğitileceğini’ ekledi! Ve devamla “kural ihlali tekrarlanırsa hukuki işlem yapılacağı” belirtiliyor.
Dileriz katı şeriatın uygulandığı Suudi Arabistan ve İran’da ki bu gelişmelerden AKP ve Erdoğan’ın ders çıkararak kadını bir cendereye sıkıştırma plan ve programlardan vazgeçer. Sadece AKP iktidarı değil, üç yaşındaki kız çocuğa türban giydiren İslami camia da bundan gerekli dersleri alır!
Hep dile getirdik ki ne Kemalistler gibi kadınları başını açmaya zorlamak; ne de bunun ters yüzü olan İran İslam rejimi başta olmak üzere şeriat rejimleri gibi kadınları başını kapatmaya zorlamak, çözüm değildir. Kadının özgür iradesini hiçe sayan bu tür dayatmalar-yasaklar er geç kırılıyor. Kadına kılık-kıyafette her türlü müdahaleye hayır! Zorla kapatmak kadar zorla açmaya da hayır!
Son olarak, kurduğunuz “Eğitim Merkezleri”nde kadınları “İslami referanslara göre eğitme”ye kalkışmak yerine o köhnemiş zihniyetinizi eğitseniz iyi olur! Kadınların kılık kıyafetlerinden elinizi çekin. Amiyane tabirle Molla rejimi kadına gölge etmesin başka ihsan istemez!
29.12.2017
