Eyüp Yalur / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız
31 Mart 2024 yerel seçimleri iktidar cephesinde büyük bir deprem etkisi yarattı. “Öfke eken fırtına biçer” misali iktidar 20+ yılda ektiğinin ürününü bu seçimde fazlasıyla aldı.
AKP iktidarı bu vahim yenilgiye giden yolun taşlarını, 20+ yılda, Anayasayı ihlal eden, güçler ayrılığına müdahale ederek, Kürt halkının siyasi iradesine darbe yaparak, iş cinayetlerinde katledilen yüzlerce emekçinin kanıyla, katledilen kadın ve çocuk katliamlarıyla, milyonlarca insanı açlığa mahkum ederek, Gazze’de izlenen ikiyüzlü ve tutarsız politika, oy vermezseniz hizmet alamazsınız tehdidi, ötekileştirici ve kutuplaştırıcı dil… ahlaksız, ehliyetsiz, liyakatsiz yöneticilerle, totaliter bir rejimle ördü.
RT Erdoğan’ın gece yarısı yaptığı balkon konuşmasında “seçmenin mesajını aldık, ama bu bir yerel seçimdir. Şimdi önümüzde seçimsiz dört yıl var, bu sürede eksiklerimizi, yanlışlarımızı düzelteceğiz” dedi.
Kürt seçmenin verdiği mesaj pek alınmış gibi görünmüyor.
Kürt halkının siyasi iradesine saygı duyulmuyor, sahte seçmen, taşımalı seçmen… gibi hileler yetmezmiş gibi son iki yerel seçimde olduğu gibi yine kazanılan belediyelere kayyım atama süreci başlatıldı.
“YSK yüzünün akıyla çıkmıştır bu seçimden” bu söz kirli medyanın satılmış kalemşörlerine ait ve üzerinde hem fikir oldukları söylemdir.
Nasıl olsa CHP bu seçimlerden başarılı çıkmıştır, gerisi önemli değil.
Kürt illerinde yaşanan, yaşanmakta olan rezaleti, görmeyen, duymayan, bilmeyen kepazelere kapak olsun.
Erdoğan için 31 Mart yerel seçimleri pek sıradan bir seçim değildi. Siyasi hayatında özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi için hiç bu kadar çalışmamış, böyle bir kampanya sürdürmemişti. Hükümetin bütün bakanları, resmi kurum temsilcilerini sahaya sürmesine rağmen İBB seçimini kaybetti. Çünkü daha önce Kürt seçmenini kaybetmişti.
Kürt halkına karşı duyduğun bu tepkinin, öfkenin, kinin, nefretin sebebi nedir? Oysaki Kürt seçmen hala AKP iktidarını ayakta tutuyor.
31 Mart yerel seçimlerinde desteğini çekince iskambil kağıtlarından yükselen kule misali, bir kart çekince kule yerle bir oldu.
Bu seçimi siyasal İslam kaybedip, Kemalizm kazanmış olabilir. Dileriz bundan sonra barış, demokrasi, laiklik, adalet, demokratik cumhuriyet, sosyal hukuk devleti gibi evrensel değerler kazanır.
Artık bu ülkede her an her şey olabilir, olumsuz algı yerini umuda bırakmalı.
Bu yerel seçimleri Kürtler kazandı. Kayyım atanarak gasp edilen belediye başkanlıklarını ezici çoğunlukla geri aldılar.
RT Erdoğan’ın her fırsatta terörist olarak lanse ettiği, yalnızlaştırdığı Kürtler milyonlarla kucaklaştılar en iyi örneği Van dayanışması oldu. Ülkenin dört bir yanından Kürtlere, Van halkına dayanışma desteğinde bulundular.
Van tarihi direnişi iktidara önemli derslerle doludur. Haritadan silinen iktidar kaybettiği belediyelere karşılık Kürt kazanımlarına artık göz dikemez.
Ey iktidar kendine çeki düzen vermek ve normalleşmek istiyorsan buna zindanları (cezaevleri) boşaltmakla başlayarak, özgür basından elini çekerek, bağımsız yargının üzerinden gölgeni çekerek, meclise işlerlik kazandırarak başlaya bilirsin.
Alavere dalavere ile kaybedilen Kars’la ilgili de geç olmadan bir şeyler yapılmalı. Seçim iptal ettirilmelidir. Bu seçimde hırsızlık, yolsuzluk, usulsüzlük vardır.
Kars’ta yapılacak olan sözde tatbikat adı altında 4 bin 180 asker, haritada Kars’ın yerini dahi bilmeyen sahte taşımalı seçmen oy kullanmak için Kars’a taşındı.
Bu olay günlerce görsel ve yazınsal medyada dillendirilmesine rağmen hiç kimseden ciddi bir tepki gelmedi ta ki seçim gününe kadar. Seçim günü sadece Kars Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit tepki gösterdi. O tepki ile de bir şey değişmedi ve seçim kaybedildi.
Neden Kars’ta da Kent Uzlaşısı formülü uygulanmadı. Kent kirli ve başarısız bir pazarlığa kurban edildi ve faşizme altın tepsi içerisinde sunuldu.