Hamidiye Alaylarına yasal haydutluk ve baskı izni verilmesine rağmen, nüfuz bölgelerinde çok büyük baskı ve şiddetin kaynağı olduklarından, zaman zaman devletin güçleriyle karşı karşıya geldiler ve devlet bunları cezalandırmak zorunda kalmıştır.
Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nden ilginç bir belge. Belgenin başlığı da bu yüzden yazının başlığıdır. Bu belgeye bir tür istihbarat belgesi diyebiliriz. Tabi ki belgeyi ilginç kılan şey istihbarat belgesi olması değil daha çok belgenin içeriğidir.
Türkiye’den binlerce kilometre uzaklıkta bulunan Kore’de ne işimiz vardı? Oraya neden asker gönderdik? Binlerce masum, yoksul Anadolu çocuğunun hayatına mal olan bu savaşa sadece kahramanlık destanları yaratmak için mi onları gönderdik, yoksa başka nedenler mi var?
Alevilik veya o zamanın tanımlamasıyla Kızılbaşlık, doğayı merkez alan bir sevgi inancıdır. Dolayısıyla, doğada bulunan, canlı-cansız her şeye sevgi gözüyle bakar. Kendisini hiçbir varlıktan ne üstün ne de aşağı görür; sadece eşitler arasında birinci olduğunun bilinciyle, bütün varlıklara karşı sorumlu olduğunu hisseder ve ona göre davranır.
Bilindiği üzere; Aşık Veysel’in yaşamına ve şiirlerine ilişkin bir çok eser bulunmaktadır. Bunlardan; “Atatürk” (*1) adlı şiirine ve “Cumhuriyet Destanı” (*2) adlı destanına değinilecektir -ki, her iki başlıklı şiir ve destan da- aynı şiir ve destandır.
1915 süreci yaşanırken gerek Konya’da bulunan Mevlevi Dergahı Postnişinlerinin ve gerekse de Ankara’da bulunan Hacı Bayram Veli Dergahı Postnişin’in tavırları nasıl oldu? Her iki Dergahın Postnişinleri bu süreçte Ermenileri korudular mı yoksa bu süreçte bilfiil ya da kısmen yer aldılar mı?