Site icon Rojnameya Newroz

ZOR OLAN BİRLİKTE YÜRÜMEK; GELİN ZORU BAŞARALIM

Bolivya’dan Lübnan’a kapitalizme karşı gelişen küresel başkaldırıyı yazacaktım ancak Kürdistani İttifak Çalışması’na yönelik erken ve haksız eleştiriler nedeniyle yine birlik üzerine yazacağım.

Sinan Çiftyürek / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız

Ulusal ittifak neden Kürt siyasetinin acil görevlerin başında geliyor?

-Kürdistan, son 25 yıldır süren savaş ile bölgesel çelişkilerin; yani ABD- Türkiye geriliminin, Türkiye-Rus yakınlaşmasının, Körfez Arap ülkelerinin İran ve Türkiye ile çelişkilerinin, İsrail-Türkiye geriliminin vb. merkezinde yer almakta. Bu çelişki-çatışmalar yumağının merkezinde bulunmanın getirdiği fırsatlar ve engeller; başta Rojava ve Güney Kürdistan olmak üzere Kürt siyasetine görev ve sorumluluklar yüklemekte. Zira bu çelişkiler yumağından sıyrılıp kazanımları taçlandırmak ya da arada ezilip var olanı yitirmek de var.

-Şam rejimi, son aylarda önemli çıkışlarla Kürt siyaset kodlarını açıklıyor! DSG’ye “askerlerin Suriye ordusuna katılsın” çağrısı; “Kürtler ayrı millet değil” çıkışı ve “Suriye çıkarları gerektirirse Erdoğan ile görüşürüm” yani Kürtlere “bakın sizi Kuzey ve Güney’den kıskaca alırız” mesajı; Şam istihbarat şeflerinin Qamışlo’da Arap-Süryani aşiretlerle görüşüp DSG’den ayrılmaya zorlaması; Rus eskortluğunda Suriye ordusunun Rojava yerleşmesi.. Bu adımlar Kürtlere coğrafik statüden yoksun bireysel kültürel hakları kabul ettirme hamleleri.

-İçeride ve dışarıda ulusal demokratik kazanımların sömürgeci rejimlerin tekil veya koordineli ağır saldırılarının altında bulunması birliğin diğer tetikleyicisi.

-Güney Kürdistan ve Rojava’nın birinin diğerinin varoluşsal gerekçe haline gelmesiyle, iki parça coğrafyasının Kürt siyaseti üzerinde kendini hissettiren emri; BİRLİK OLUN! Olamıyorsanız birlik yolunda yakınlaşıp kazanımlarınızı birlikte koruyun yoksa kaybedersiniz!

Kürt siyasetine birliği dayatan bu koşullarda Kuzey Kürdistan’da bir ilk adım atıldı ve eleştiriler de yağmur gibi gelmeye başladı.

Daha programı, bileşenleri, pratiği ortada yokken “ulusal değil” diye eleştirmek yanlış!

Genel olarak siyasette niyet okumak yanlış! Eleştiriler somut olgu ve süreçler üzerinden yapılırsa katıda bulunabilir. Kürdistani İttifak Çalışması Kalıcı Ulusal İttifak yolunda bir ön adım. Hâlihazırda bağlayıcı programı-tüzüğü-şekli vb. bağlayıcı metin ortada yokken; hiçbir politik pratik icraatı olmamışken “ulusal değil” diye eleştirmenin ne eleştirene ne de eleştirilene yararı olmaz. Doğru olan bekleyip-görüp ve varsa eleştirmekti.
Eleştiride amaç illa da bağcıyı dövmek değilse yani yol gösterici her eleştiri yararlıdır, olmalıdır da. Eleştirinin girmediği kurum, mevki, şahıs olmamalıdır yeter ki yıkıcı amaçlı olmasın. Özetle eleştiri iyidir yol gösterici olursa!
“Türkiye partisi HDP’nin Kürdistani ittifakta ne işi var” eleştirisi!

Kürdistani İttifak Çalışması’na yapılan eleştiriler ağırlıkla HDP’nin ittifaka katılımı üzerinden yapılıyor. Gerekçe HDP’nin “ben Türkiye partisiyim” demesi ve Türkiyelileşmeyi savunması.

Türkiyelileşme savunusunu ve Ankara’da SYRİZA (radikal demokrasi), Diyarbakır’da Sinn Fein (ulusal özgürlük) rolünü aynı süreçte bir parti yerine getiremez diye eleştirmiştik. Eleştiri ile hedefimiz, HDP’nin siyaseten kendi gövdesiyle de uyumlu daha fazla Kürdistanileşmesi. Bugün de HDP Kürdistani ittifakta yer almalı derken amacımız bu.

“Türkiye partisiyim” dediği için HDP’yi eleştirenler, Kürdistani gövde ve siyasi yönünü de görmeli. Binlerce üye-yöneticisi Türkiyeci politikadan dolayı değil de Kürdistani politika ve pratikten dolayı içeride olduğu açık. İstanbul-İzmir-Aydın…da sokakta mikrofonu “HDP kimin partisi?” diye vatandaşa tutup sorsanız yanıt %95 “bölücü Kürt partisi” diyeceğinden şüphe yok. Devlet ise zaten sabah akşam “Kürt-bölücü-teröristlerin siyasi kanadı” diyor. Özetle HDP eleştirilirken ayna Kürdistani gövde ve pratiğine de tutulmalı.

Eleştirerek HDP’nin Kürdistani yönünü güçlendirmeyi amaçlayanlar, HDP’nin Kürdistani ittifakta yer almasını savunmalı ve Kürdistani ittifakın, Kürdistani programının oluşturulmasına katkı koymalı. Eleştiren dostlarımız, HDP ve dışındaki 9 parti-hareketi yeterince Kürdistani görmüyorlarsa buyursunlar katkı koysunlar, ittifakın siyasi hedeflerini içerecek programı birlikte oluşturalım.

Özetle gün birbirimizi eleştirmek değil birlikte yürümek günü. Birbirimizi eleştirmek kolay birlikte yürümek zor. Gelin zoru yani farklılıklarımızla birlikte ulusal özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinde yürüyelim.

Siyasal partilerimiz, kadrolarımız bilsinler ki, Ulusal birlik siyasetinde halk nezdinde yanlış yapma kredimiz tükendi…

Yeni Yaşam gazetesi

Exit mobile version