TEMEL DEMİRER / Yazarın diğer makaleleri
“Ölüler adalet için haykıramaz.
Onlar için bunu yapmak
yaşayanların bir görevidir.”[1]
Daha yüksek duvarlar örülen yerküre, yerinden yurdundan edilen “Modern Köleler”in, yani göçmenlerin acılı toplama kampına dönüş(türül)dü.
Farid Farjad’ın, “Acı diyorum efendim, o da evrensel olmalı; bir çocuğun eline diken batsa; insanlık yanmalı”; Lev Tolstoy’un, “Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan, insansın,” sözleriyle müsemma tabloya ilişkin olarak Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Didem Danış, “Yunan adaları göçmenlerin Guantanamo’suna dönüştü,”[2] derken; “Mültecileri caydırmaya ve kısıtlamaya odaklı” politikaların ruh sağlığını olumsuz etkilediğini vurgulayan 45 kurum ve dernek, AB ve Yunan hükümetini “Kapalı Kamp” planlarından vazgeçmeye çağırıyor![3]
* * * * *
“Kapalı Kamp”lar, “Modern Köleler”, vd’leri! Tüm bunlar Eduardo Galeano’nun, “Köstebeklerden tünel kazmayı öğrendik, kunduzlardan baraj yapmayı; kuşlardan konut yapmasını öğrendik, örümceklerden dokumayı; yokuş aşağı yuvarlanan ağaç gövdesinden tekerleği öğrendik, suyun sathında sürüklenen ağaç gövdesinden gemiyi ve rüzgârdan yelken açmayı… Peki bize bunca ölümcül/kötücül beceriyi kim öğretti!? Dünyayı küçük düşürmeyi ve komşumuza eziyet etmeyi kimden öğrendik!?” sorularını anımsatıyor hepimize…
Ne yazıktır ki bu(nlar) böyle ve rakamların kesin diliyle karşımızdayken; gerçeği inkâr etmek mümkün değil…
Nanjala Nyabola’nın işaret ettiği gibi, “2023’ün Haziran’ında Akdeniz’de yaşanan tek bir olayda en az 500 göçmen yaşamını yitirdi. Yaşanan felâketler artık normalleşiyor. Göç politikaları giderek ölümcül hâle gelirken Batı’nın siyasi ikliminde çalkantı dahi yaratmıyor.”[4]
Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM) raporuna göre, 2014’ten 2022’ye Avrupa’ya gitmeye çalışan göçmenlerden 29 bini yollarda hayatını kaybederken;[5] yine Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) açıkladığı üzere, 2023 yazında Orta Akdeniz’de ölen ya da kaybolanların sayısı 3 kat arttı.[6]
2014’ten 2022 Ekim’ine Avrupa’ya gelmeye çalışan düzensiz göçmenlerden 29 binden fazlasının yolculuk sırasında hayatını kaybettiğini açıklayan[7] IOM, 2023 yılında da dünyanın göç yollarında en az 8 bin 565 kişinin öldüğünü ve bunun 10 yılın en ölümcülü olduğuna işaret edip, “2023’teki ölüm sayısı 2022’ye kıyasla yüzde 20’lik trajik bir artışı temsil ediyor,”[8] dedi.
Ve bir şey daha: ABD Gümrük ve Sınır Koruma Birimi’nin (CBP) açıklamasına göre, Meksika sınırından ABD’ye geçmek isteyenlerin sayısı Aralık 2022’de 2021’in aynı dönemine göre yüzde 40 artarak 251 bin 487 oldu.[9]
* * * * *
Edmond Burke’nin, “Kötülerin kazanması için iyilerin seyirci kalması yeterlidir,” vurgusuyla betimlenen facia katlanarak artarken; Tunus’un Safakes limanından yola çıkan iki göçmen gemisinin Lampedusa adası açıklarında battığını açıklayan İtalya sahil güvenlik güçleri, iki kişinin hayatını kaybettiğini ve 57’sinin kurtarıldığını, 30’u aşkın kişinin ise kaybolduğunu açıkladı. Gemilerden birinde 48, diğerinde 42 kişinin bulunduğu bilgisi verildi.[10]
Ayrıca İngiltere’de, 50 kişilik sığınmacı grubunun Portland Adası’na ulaşması ve sığınma taleplerinin işleme konulması süresince ‘Bibby Stockholm’ adlı gemiye yerleştirilecekleri bildiriliyor. Plana göre 500 sığınmacının tamamı gemiye yerleştirilecek. Böylelikle 222 kamaralı gemide en az 18 ay boyunca 500 sığınmacıyı barındırılacak. Konuya ilişkin açıklamada, hâlihazırda ülke genelindeki otellerde yaklaşık 51 bin sığınmacının bulunduğu ve bu durumun vergi mükelleflerine günde yaklaşık 6 milyon sterline mal olduğu bildirildi.[11]
Bu kadar da değil; İngiliz hükümeti göçmenlere GPS takip cihazı takacak! GPS cihazı takılan göçmenler, sokağa çıkma yasağına tabi tutulabilecek, belirli yerlerden men edilebilecek ve buna uymadıkları takdirde göçmenlerin gözaltına alınmaları veya kovuşturulmaları söz konusu olabilecek…[12]
Durum böyleyken, göçmenler zorlu kaçakçı yollarını aşıp bir ülkeye iltica başvurusu yaptıktan sonra artık rahata kavuşacaklarını düşündükleri kamplarda, adeta geldiklerine bin pişman ediliyor. Tacizler, tecavüzler, intiharlar ört bas ediliyor, olaylar duyulmasın diye iletişim araçlarına el konuluyor; mülteciler sınır boylarında konuşlanmış gasp çetelerinden, onların tehdit, taciz ve işkencelerinden kurtulmuşken inceltilmiş, zamana yayılmış işkenceye maruz kalıyorlar.
* * * * *
William Shakespeare’in, “Unutma ki bu aşağılık dünyadasın. Çoğu zaman kötülüğü baş tacı edip, iyiliği çılgınlık sayan dünyada,” sözleriyle betimlenmesi mümkün olan koşullarda Rohat Emekçi’nin ifadesiyle, “Yunanistan’da bir yıl mülteci kampında kalan mültecinin söylediği şu söz, aslında olayı özetliyordu: ‘Türkiye’de bir hapishane kaygısından kaçarken şimdi (kampta) tamamen hapishanedeyim gibi hissediyorum.’
Mülteci olunca, Avrupa ülkesi de olsa, temel insan hak ve özgürlüklerinden bahsedilemiyor. İnsanlar kamplarda alıkonuluyor ama hijyenik bir ortam, beslenme ve sağlık hizmetlerine ulaşım imkânı sunulmuyor, kendini güvende hissetmiyor”ken;[13] işte birkaç veri:
i) Uluslararası Af Örgütü, Akdeniz’de yakalandıktan sonra Libya’ya geri gönderilen göçmenlerin gözaltı kamplarında gardiyanların korkunç cinsel saldırılarıyla karşılaştığını açıkladı![14]
Suriye’nin kuzey batısındaki dul kadınların kaldığı kamplarda inceleyen ‘World Vision International/ Dünya Vizyonu’ sivil toplum kuruluşun raporuna göre, dul kadınlar arasında yüksek düzeyde şiddet ve depresyon görüldüğü kaydedildi. “Dul Kampları” olarak tanımlanan yerlerde kadınlar hayatta kalabilmek için cinsel ilişkiye girmek durumunda kalıyor![15]
ii) Meriç Nehri’nden Yunanistan’a geçerek Avrupa’ya gitmek için yola çıkan bottaki hamile göçmen Afganistan uyruklu Süheyla Rizai, Yunan unsurlarınca geri itilince, nehrin ortasında botta doğum yaptı![16]
Yunanistan, topraklarında yakaladığı mültecileri çırılçıplak soyarak Türkiye’ye gönderdi![17]
Yunanistan ile Türkiye arasında sınır oluşturan Kırklareli’nin Meriç Nehri’nde çok sayıda mültecinin sınırı geçmeye çalıştığı sırada vurulan bir kadının hayatını kaybettiği açıklandı. Euronews’in haberine göre, mülteci kadının hangi taraftan atılan kurşun yüzünden öldüğü belirtilmezken yapılan otopsi, küçük kalibreli bir silahla sırtından vurulduğunu ve olay yerinde hayatını kaybettiğini ortaya çıkardı![18]
Yunanistan tarafından ölüme terk edilen 8 düzensiz göçmen İzmir açıklarında kurtarıldı. 3 göçmen ise ölü bulundu. Sakız Adası’nda 12 kişi olarak Yunan polisine yakalandıklarını söyleyen bir göçmen, Yunan polisi tarafından darp edildiklerini, götürüldükleri bir binada değerli eşyalarına el konulduğunu, içlerinden birinin binanın dışına çıkarılarak gelen çığlık seslerinden ağır muameleye maruz kaldığını anladıklarını anlattı![19]
HRW, Yunanistan’daki sığınma kamplarında yaşayan her 7 çocuktan 6’sının eğitim haklarından mahrum bırakıldığını, çocukların “ağır ayrımcılığa” maruz kaldığını ve bu nedenle Yunanistan’ın AB’nin göç yönetimi direktiflerini ihlâl ettiğini belirtti![20]
iii) Belçika’da uluslararası koruma başvurusunda bulunan yaklaşık 4 bin sığınmacı, devletin kendilerine barınacak bir yer sağlamasını bekliyor. Uluslararası koruma başvurusunda bulunan sığınmacıların barınma sorunu 3 yıldır devam ediyor![21]
Belçika’da barınacak yer gösterilmeyen sığınmacılar sokağa terk edilmeye devam ediyor![22]
Belçika’da uluslararası koruma başvurusu yapmak isteyen sığınmacılar, mülteci kabul merkezlerinin kapasiteleri dolduğu için sokaklarda yatıp kalkıyor. Belçika Federal Sığınmacı Kabul Kurumunun (Fedasil) Brüksel’deki merkezinin önünde neredeyse her sabah yüzlerce kişi toplanıyor. Uluslararası koruma başvurusu yapabilmek için “Petit Chateau” (Küçük Şato) adı verilen merkezin önünde uzun kuyruklar oluşturan sığınmacılardan her sabah az sayıda başvuru kabul ediliyor![23]
iv) Paris’in banliyösü Pantin’de aralarında çocuklu ailelerin de olduğu göçmenler aylardır bir otoparkta kalıyor. Çoğu Afgan olmak üzere İran, Fas gibi ülkelerden gelen yaklaşık 150-200 göçmenin kampı hâline gelen 90 kadar çadırın olduğu kampta, ailelerini geride bırakan göçmenlerin yanı sıra çocuklu üç aile de yaşıyor. Sadece dört seyyar tuvaletin olduğu kampta, duş alınabilecek bir yer bulunmuyor![24]
400 bin evin boş olduğu Paris’te barınma sorunu büyürken aralarında göçmenlerin de olduğu 600 evsiz, valilik önünde çadır kurdu![25]
Paris’te aralarında göçmenlerin de bulunduğu yaklaşık 400 evsizin kent merkezine kurduğu çadır kamp alanına polisler müdahale etti![26]
v) Dünyanın dört bir yanındaki göçmen işçiler binbir zorlukla hayatta kalma mücadelesi verirken hükümetler işçilerin ağır ve yasadışı koşullarda çalıştırılmasına göz yumuyor. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) raporunda, Doha’daki 2022 FIFA Dünya Kupası’nın stadyum inşaatında bir yılda 50 göçmen işçinin hayatını kaybettiği; 500’den fazla işçinin yaralandığı ortaya çıktı. Ayrıca Sırbistan ve Tayland’da çalıştırılan göçmen işçilere dönük hak ihlâlleri de görmezden gelindi.[27]
vi) Teksas’taki Del Rio Köprüsü’nün altındaki derme çatma kamplarda binlerce göçmen ve sığınmacı tutulmaya devam ediyor. Sınır devriye görevlilerinin kötü muamelesi, yüksek sıcaklıklar ve olası sınır dışı edilme ihtimali de dahil olmak üzere binlerce kişi umutsuz koşullarla karşı karşıya. Kalabalık kamp, çöp yığınları ve aşırı sıcak havanın ortasında ABD’ye sığınan Haitili göçmenler sınır dışı ediliyor![28]
Güneydoğu Asya’da ada ülkesi Singapur’da göçmen işçiler insanlık dışı koşullar altında hayatta kalma mücadelesi veriyorken; Choa Chu Kang bölgesinde on binlerce göçmen işçi, duvarlar ve dikenli tellerle çevrili toplu konutlardan yalnızca işe gitmek için dışarı çıkabiliyor. 30 yaşındaki Muhammed isimli bir işçi ise “Hapishanede yaşayan bir insanla benim aramda hiçbir fark olduğunu düşünmüyorum. Kendimi izole edilmiş hissediyorum ve diğer insanlarla aramdaki fark nedeniyle çok üzülüyorum,”[29] diye konuştu!
* * * * *
Bunlar tam da böyleyken; Batı/ Kuzey göçmenlere karşı yüksek duvarlar örmeyi sürdürüyor!
Örneğin kendisi de göçmen kökenli olan İngiltere İçişleri Bakanı Suella Braverman, iktidardaki Muhafazakâr Partinin bir sonraki seçimi kazanabilmesi için hükümetin, “göçmen teknelerinin geçişlerini durdurması” gerektiğini söyledi. [30] Braverman ayrıca, hükümetin hazırladığı tasarının yasalaşmasıyla ülkeye botlarla kaçak yollardan giren göçmenlerin herhangi bir adli inceleme ve kefalete tabi tutulmadan 28 gün içinde sınır dışı edileceğini, yasal işlemlerin sınır dışı edildikten sonra uzaktan yapılacağını ifade etti.[31]
İngiltere’nin Ruanda ile imzaladığı göç anlaşması “deniz aşırı kayıt merkezi” olarak dahi anılamayacak, resmen “kitlesel sürgün” anlamına gelen bir mekanizmayken;[32] Manş Denizi’ni küçük teknelerle aşan sığınmacıları caydırma taktiğinin önemli bir unsuru olarak, sığınmacıların 18 ay boyunca kalacağı, Dorset limanında demirli Bibby Stockholm isimli gemi, ülkenin yavaş işleyen mülteci politikasına acil bir çözüm olarak sunuldu![33]
Ayrıca Batılı ülkelerin göçmenleri başka ülkelere gönderme planı Arnavutluk’ta devreye sokuldu. İtalya, Akdeniz’den gelen göçmenleri Arnavutluk’a göndermeye başladı. İnsan hakları örgütlerinin “Yeni bir Guantanamo oluşturuluyor” dedikleri uygulama ile Akdeniz’de alıkonulan göçmenler Arnavutluk’ta kurulan kamplara taşınmaya başladı.[34]
İtalya, göçmenleri Arnavutluk’taki iki merkeze transfer ediyor. İlk gemi, Libya’dan kurtarılan 16 göçmeni Arnavutluk’un Shengjin Limanı’na ulaştırdı. İtalya ve Arnavutluk arasında 2023 Kasım’ında imzalanan 5 yıllık anlaşmaya göre, Akdeniz’de İtalyan gemileri tarafından kurtarılan “sağlıklı erkek düzensiz göçmenler”, Arnavutluk’ta inşa edilen iki merkeze gönderilecek. İki merkezin İtalya’ya 5 yıllık maliyeti 670 milyon Euro olacak.[35]
Bu arada mahkeme kararlarına rağmen İtalya hükümeti, göçmenleri Arnavutluk’taki toplama merkezlerine göndermeye devam etti. İtalyan donanmasına ait ‘Libra’ isimli gemi, 8 göçmeni Arnavutluk’un Shengjin limanına getirdi.[36]
Bir de Danimarka parlamentosunun iltica taleplerini Avrupa dışında ele almaya ilişkin yasayı kabul etmesi… Danimarka Mülteciler Konseyi Genel Sekreteri Charlotte Slente söz konusu yasa ile ilticacıların haklarının ciddi bir şekilde ihlâl edileceğini belirtip, “Düşünce iltica dosyalarını inceleme meselesini sınır dışına atmak. Bu da insan hakları konusunda çok ciddi sorunları beraberinde getirecek,” derken; BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden Gillian Triggs de bu uygulamanın güvenlik için ülkelerini terk eden insanlar için ciddi sorun olduğunu söyledi.[37]
Bu kadar da değil! Fransa’da sığınmacı-göçmen çocukların en temel insan haklarına yönelik ihlâllerin sayısında önemli bir artış oldu. Fransa ve İtalya arasında sınır polisi tarafından reşit olmayan küçüklerin haklarının tekrar tekrar ihlâl edilmesi bunun en çarpıcı örneklerindendi.[38]
ABD’nin Teksas eyaletinde düzensiz göçmenlerin ülkeye geçişini önlemek için Meksika sınırındaki Rio Grande Nehri üzerinde yüzen bariyerin kurulup;[39] Belarus ve Polonya sınırda binlerce mülteci, Avrupa ülkelerine geçmek için bekliyorken; Irak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ehmed Sehaf, Belarus sınırındaki 170 göçmenin Irak’a dönmek için adını yazdırdığını açıklıyordu![40]
* * * * *
O hâlde şimdilerdeki vahşet hâlinin çözümü için Tommaso Campanella’nın, “Sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma ve sana yapmalarını istediğin şeyi de onlara yap!”…
Albert Einstein’ın, “Vicdanınıza ters düşen hiçbir şeyi yapmayın, bunu devlet istese bile”…
Emma Goldman’ın, “Akıllı bir insan, doğruyu ne şansın merhametine bırakır, ne de çoğunluğun gücüyle üstün gelmesini ister”…
Carl Jung’un, “Yaptığınız şeysiniz, yapacağınızı söylediğiniz şey değil,” uyarılarına uygun davranarak; İspanya’da bir duvar yazısında dile gelen “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin,” gerçeğini “es” geçmemeliyiz!
27 Şubat 2025 19:34:23, Muğla.
N O T L A R
[1] Lois McMaster Bujold.
[2] Yusuf Tuna Koç, “Suriye Savaşı, Cihatçı Akını ve AB Üçgeninde Mülteci Krizi”, Birgün Pazar, 7 Temmuz 2024, s.9.
[3] Ayşe Ferliel Barounos, “… ‘Kapalı Kamp’ Tartışması”, Cumhuriyet, 3 Ekim 2021, s.10.
[4] Nanjala Nyabola, “Sıradanlaşan Toplu Ölümler”, Birgün, 21 Ağustos 2023, s.10.
[5] “Umut Yolunda 29 Bin Ölüm”, Birgün, 27 Ekim 2022, s.10.
[6] “UNICEF: Bu Yaz Orta Akdeniz’de Ölen ya da Kaybolanların Sayısı 3 Kat Arttı”, 16 Ekim 2023… https://www.aa.com.tr/tr/dunya/unicef-bu-yaz-orta-akdenizde-olen-ya-da-kaybolanlarin-sayisi-3-kat-artti
[7] “IOM Raporu: 2014’ten Beri 10 Binlerce Göçmen Göç Yolunda Öldü”, 26 Ekim 2022… https://rojnameyanewroz3.com/iom-raporu
[8] “2023 Göçmenler İçin Son On Yılın En Ölümcülü Yılı Oldu”, 9 Mart 2023… https://www.avrupademokrat3.com/2023-gocmenler-icin-son-on-yilin-en-olumculu-yili-oldu/
[9] “ABD ve Madagaskar’da Mülteci Tekneleri Battı: 30 Ölü”, 13 Mart 2023… https://www.avrupademokrat2.com/abd-ve-madagaskarda-multeci-tekneleri-batti-30-olu/
[10] “Lampedusa Açıklarında İki Göçmen Gemisi Battı”, Yeni Yaşam, 9 Ağustos 2023, s.8.
[11] .“İngiltere: Portland Adası İnsan Haklarına Aykırı”, Cumhuriyet, 21 Temmuz 2023, s.7.
[12] “İngiliz Hükümeti Göçmenlere GPS Takip Cihazı Takacak”, Cumhuriyet, 22 Haziran 2022, s.7.
[13] Rohat Emekçi, “Avrupa’nın Köleleriyiz”, Yeni Yaşam, 23 Temmuz 2024, s.9.
[14] “AI: Libya’ya Geri Gönderilen Göçmenler Korkunç Saldırılara Maruz Kalıyor”, 15 Temmuz 2021… https://www.avrupademokrat.com/ai-libyaya-geri-gonderilen-gocmenler-korkunc-saldirilara-maruz-kaliyor/
[15] “Kamplardaki Suriyeli Dul Kadınlar Cinsel İlişkiye Zorlanıyor”, 19 Nisan 2022… https://rojnameyanewroz3.com/suriye-21505.html
[16] “Meriç’te İnsanlık Dramı: Nehrin Ortasında Doğum Yaptı”, Cumhuriyet, 4 Ağustos 2022, s.7.
[17] “Yunanistan Göçmenleri Çırılçıplak Soyarak Türkiye’ye Gönderdi”, 29 Haziran 2021… https://artigercek.com/haberler/milli-savunma-bakanligi-yunanistan-gocmenleri-cirilciplak-soyarak-turkiye-ye-gonderdi
[18] “Krizin Çözümü Gerçekçi Program”, Birgün, 19 Nisan 2022, s.9.
[19] “Kelepçeleyip Denize Attılar”, Cumhuriyet, 10 Ağustos 2022, s.9.
[20] “Yunanistan’da Sığınmacı Çocuklar Eğitim Hakkından Mahrum Bırakılıyor”, 10 Ağustos 2021… https://www.avrupademokrat.com/yunanistanda-siginmaci-cocuklar-egitim-hakkindan-mahrum-birakiliyor/
[21] “Barınacak Yer Bekleyen 4 Bin Sığınmacı Bulunuyor”, 7 Ağustos 2024… https://www.avrupademokrat3.com/barinacak-yer-bekleyen-4-bin-siginmaci-bulunuyor/
[22] “Belçika’da Sığınmacı Krizi Sürüyor”, 18 Aralık 2023… https://www.avrupademokrat3.com/belcikada-siginmaci-krizi-suruyor/
[23] “Belçika’da Uluslararası Koruma İsteyen Sığınmacılar Sokaklarda Kalıyor”, 31 Ağustos 2022… https://avrupademokrat.com/belcikada-uluslararasi-koruma-isteyen-siginmacilar-sokaklarda-kaliyor
[24] “Fransa’da Göçmenler Otoparkta Yaşam Mücadelesi Veriyor”, 5 Mayıs 2022… https://www.avrupademokrat.com/fransada-gocmenler-otoparkta-yasam-mucadelesi-veriyor/
[25] “Onurlu Barınma Temel Bir Haktır”, Birgün, 2 Eylül 2021, s.6.
[26] “Avrupa’ya Giden Göçmenler Hedef”, Birgün, 6 Ağustos 2021, s.4.
[27] “Göçmen İşçilerin Can Güvenliği Yok”, Birgün, 22 Kasım 2021, s.13.
[28] Gloria Oladipo, “Göçmenlere Kötü Muamele”, Birgün, 24 Eylül 2021, s.4.
[29] “Göçmen İşçiler Özgürlük İstiyor”, Birgün, 31 Ocak 2022, s.13.
[30] “İngiltere İçişleri Bakanı: Göçmen Teknelerini Durdurmamız Gerekiyor”, 24 Mart 2023… https://www.avrupademokrat2.com/kendisi-de-gocmen-olan-ingiltere-icisleri-bakani-gocmen-teknelerini-durdurmamiz-gerekiyor/
[31] “İngiltere Göçmenleri Adli İnceleme Olmaksızın Sınır Dışı Etmeyi Planlanıyor”, 23 Mart 2023… https://www.avrupademokrat2.com/ingiltere-gocmenleri-adli-inceleme-olmaksizin-sinir-disi-etmeyi-planlaniyor/
[32] Kenan Malik, “Sınır Egemenliği ve Yeni Emperyalizm”, Birgün, 25 Nisan 2022, s.10.
[33] Elçin Poyrazlar, “İngiltere’nin ‘Yüzen Hapishanesi’…”, Cumhuriyet, 18 Ağustos 2023, s.7.
[34] “Yeni Guantanamo”, Birgün, 16 Ekim 2024, s.11.
[35] “İlk Göçmen Kafilesi Arnavutluk’ta”, 16 Ekim 2024… https://www.hurriyet.com.tr/dunya/ilk-gocmen-kafilesi-arnavutlukta-limanda-protesto-42563770
[36] “Göçmenleri Taşıyan Gemi İkinci Kez Arnavutluk’ta”, Birgün, 9 Kasım 2024, s.11.
[37] “Danimarka’ya İltica Etmek Daha Da Zorlaştı”, 3 Haziran 2021… https://www.avrupademokrat.com/danimarkaya-iltica-etmek-daha-da-zorlasti/
[38] Ali Arayıcı, “Göçmen Çocukların Hakları Hiçe Sayılıyor”, Birgün, 9 Ocak 2022, s.10.
[39] “Teksas-Meksika Sınırına Yüzen Bariyer Kurulumuna Başlandı”, Cumhuriyet, 10 Temmuz 2023, s.7.
[40] “170 Mülteci Irak’a Geri Dönmek İçin İsim Yazdırdı”, Yeni Yaşam, 18 Kasım 2021, s.5.