Bir hafta arayla ikinci sayı ile sizinle yeniden buluştuğumuz için sevinçliyiz. Bu sayıda da haber, yorum ve yazılarıyla emeği geçenlere teşekkür ederiz.
Hâkim ve Savcılar Kurulu, Türkiye’de Covid-19 salgınıyla bağlantılı ilk “resmî” ölümden (10 Mart 2020) 10 gün sonra, bir yasayla ilgili olarak, yalnızca birkaç kadın örgütü dışında gözlerden kaçan, ama dikkate değer bir “ek karar” yayınladı… “6284 sayılı kanun kapsamında verilen tedbir kararlarının yükümlülerin coronavirüs kapsamında sağlığını tehdit etmeyecek şekilde değerlendirilmesi gerektiğine…”
Coronavirüs, doğanın dengesinin ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha gösterip, salgınının etkileri küresel çapta bir sağlık krizinin çok ötesine geçerken; küresel ekonomik ve jeopolitik manzarayı da köklü biçimde değiştirecek güzergâhın önünü açtı.
Koronavirüs sonrası merak edilen soruların başında, küreselleşme trendi, ulus devlet ve küresel güç dengeleri nasıl etkilenecek? Covid-19’un, küreselleşmiş kapitalizmi içerden ve çeperden kuşatması; AB içi dayanışmada yaşanan sorunlar ve G-20 sanal zirvesinde Trump’ın “bu hastalık atlatıldıktan sonra Çin’den hesap sorulacak” benzeri gelişmeler yukarıdaki soruları gündeme taşıdı.
Göçmen kriziyle kapitalist uygarlığın sosyal yüzünün test edildiği süreçte, ateş tarlası üzerinde çıplak ayakla yürüyen insan misali, küresel çapta insanlığı zıplatan Koronavirüs salgını geldi.