15 Haziran 2019 sabah saatlerinde dört sivil insanın silahlı bir grup tarafından katledildiği görüntüler; katledilenlerin öz çocukları tarafından çekilen videonun sosyal medyada paylaşılması ile duyuldu. Yaşanan olayların sosyal medyada olaydan üç gün sonra 18 Haziran’da paylaşılmasının ardından; olayın altında yatan gerçek nedenler, özellikle son dönemde AKP iktidarının Urfa’da aşiretler üzerinden geliştirdiği ilişkiler gündeme geldi.
Ne tesadüftür ki; Urfa’nın Suruç ilçesinde geçtiğimiz genel seçim döneminde Şenyaşar ailesini çeteleriyle birlikte katleden tefeci AKP adayı İbrahim Halil Yıldız gibi, Urfa Siverek’te yaşanan katliamda da eski AKP milletvekili, yereldeki bürokrat ve kolluk güçleriyle bir dizi ilişkisi bulunan Zülfikar İzol’ün ve çocuklarının adı geçmektedir.
Sosyal medyada yaşanan katliam anını hıçkırıklara boğularak kaydeden Dilan İzol ile Edip Yüksel bir görüşme gerçekleştirdi. Kendi kişisel sosyal medya hesabından yaptığı görüşmeyi video olarak paylaştı. Videoda Dilan İzol’ün ifade ettiklerinden öne çıkan önemli bilgileri sizlerle paylaşıyoruz. Yazının bitiminde Edip Yüksel’in Dilan İzol ile yaptığı görüşme videosunu eklemiş bulunmaktayız.
- Sosyal medyada paylaşılan videolar anne babasını, amcasının eşini ve amcasını oğlunu yitiren Dilan İzol tarafından kaydedilmiştir. Olay Urfa’nın Siverek İlçesi’ne bağlı Çeltik mahallesinde 15 Haziran 2019 tarihinde yaşanmıştır. Videolar savcılığa da ulaştırılmıştır.
- Katliamı gerçekleştirenler; Dilan İzol’un babasının öz amca çocuğu olan Zülfikar İzol’ün çocukları ve onun korumaları tarafından gerçekleştirilmiştir.
- Olay anında 4 kişi silahlarla öldürülmüş Zozan İzol (42), Mustafa Serdar (24), Meral İzol (42) ve Hakkı İzol (49), sonrasında ise olay yerinden saldırgan gruplar kaçarken arabayla çarptığı, hastaneye kaldırılan olayla ilgisi bulunmayan 2 kişi de Rıdvan Buluş (30), Serdar Delen (31) bugün yaşamını yitirmiştir. Toplamda 6 insan bu olayda yaşamını yitirmiştir. Saldırganlardan ölen veya yaralanan yoktur.
- Olay yerine 4 araba 1 traktör ile toplam 10 kişinin silahlı, sopalı bir şekilde gelmesi, öldürülenlerin ise kendini savunacak hiçbir şeye sahip olmaması; olayın planlı bir katliam olup çatışma değil açık bir katletme olayı olduğunu göstermektedir. Yine saldırganlardan ölen veya yaralanan kimsenin olmaması da bu olayın basit bir çatışma olmadığını, Siverek’te belirli devlet gücüne, aşiret ilişkilerine dayanan tarafın akrabaları üzerinde kimi çıkarlarını hakim kılmak için uyguladığı tek taraflı şiddet olayı olduğunu göstermektedir.
- Yaşanan katliama yetim kalan 6 çocuk şahit olmuştur. Çocukların isimleri ve yaşları şu şekilde: Dilan (24), Rojbîn Fatma (21) Muhammet Agit (17), Mustafa Bawer (15), Zeynep Şinga (9)
- Olaydan önce de can güvenliklerinin bulunmadığını, çoğu kez taciz edildiklerini ifade eden Dilan İzol, olay sonrasında ise devletin hiçbir şekilde güvenlik önlemi almadığını, teyze-amca-dayı gibi akrabalarının koruma altına aldığını ifade ediyor.
- Dilan İzol; olaydan öncede sürekli olarak tehdit edildiklerini, bizi köyden çıkarmak istediklerini, bu topraklarda hiçbir hakkınız yok, burada kalamazsınız gibi tacizlerde bulunulduğunu söylüyor. Mevcutta devam etmekte olan Zülfikar İzol tarafıyla ailenin darp, husumet vb. içerikli davaları bulunduğunu, ancak davaların sürüncemede kaldığını ifade ediyor.
- Edip Yüksel’in ‘’Bu cesareti nereden alıyorlar?’’ sorusuna Dilan İzol ‘’Bu cesaretin nereden alındığı aşikar, her şey ortada zaten bu katliamı yapanların abisi Zülfikar İzol eski AKP milletvekilidir.’’ cevabını veriyor. Bu cevaba baktığımızda meselenin siyasal boyutunda AKP’yi ve AKP’nin Urfa’da aşiretler üzerinden kendine sosyal dayanak yaratma çabası anlaşılıyor. Sadece sosyal dayanak olmanın ötesinde bahsi geçen İzol gibi aşiretler üzerinden silahlandırılmalarda alabildiğine artmış durumda. Her seçim dönemi Urfa’da ölümlerin, sandık basmaların, usulsüzlüklerin yaşanması da yerelde kurulu olan ağa-şeyh-aşiret ilişkisinden kaynaklandığını, AKP’nin seçim zaferlerinin kaynağını da bize gösteriyor.
- Anneleri babaları ve akrabaları gözleri önünde öldürülen 6 çocuk yetim kaldı, devlet oralı olmadı aksine bu saldırganların silahlanmasına, yerelde baskı unsuruna dönüşmesine açıkça destek vermiş olduğu görülüyor.
- Edip Yüksel yaptığı görüşmenin ilk kısmında telefonla devam ederken daha sonrasında görüntülü konuşmaya geçmek istiyor ama Dilan İzol ve aile üyelerinin can güvenliği için bu talep reddediliyor.
- Dilan yalnızca kendilerinin yetim kalmadıklarını; öldürülen amcasını eşinin de bulunduğunu, amcasının çocuklarının da annesiz kaldığını dile getiriyor.
- Verilen bilgiler arasında dikkat çeken bir nokta da olayın yaşandığı 15 Haziran’dan bir gün önce 14 Haziran günü eve jandarmaların gelip geri gitmesi. Edip Yüksel, jandarmaların içerisinde bu saldırganlarla ilişkileri var mıdır sorusuna Dilan; ‘’Kimseyi suçlamak istemiyoruz, biz sadece olayın aydınlatılmasını istiyoruz ancak ister istemez jandarmanın da bu saldırganlarla çalıştığını düşünmek zorunda kalıyoruz, çünkü bunun aksini düşünemiyoruz’’ diyor.
- Dilan, Urfa’daki sistemi bize özetliyor: ‘’Burada hüküm süren ağalık sistemi diye biz bu durumdayız. Halen aynı yöntemle burası yönetildiği için şuan bu durumdayız. Evimiz yakılmaya çalışıldı, öldürülmeye çalışıldık, olayın öncesi var.’’
Yaptığımız basın taramasında instagram başta olmak üzere birçok sosyal medyada İzol aşiretinin önde gelen isimlerinden olan Medeni İzol gibi şahısların ellerinde uzun namlulu silahlar bulunan kişilerle, devletin yereldeki kolluk kuvvetleriyle, nerede çekildiği bilinmeyen bir askeri yetkiliyle fotoğrafları bulunuyor. Fotoğraflara bakınca bu silahların nereden geldiği, devletin bu konuyla ilgili bir soruşturmasının olup olmadığı gibi sorular çokça soruluyor sosyal medyada. Ancak bu durum Urfa için sadece İzol’lere özgü değil, Bucak aşiretinden de bu tarz görüntüleri bolca bulunmaktadır. İlginçtir ki bu tarz aşiret liderlerinin hemen hepsinin Türk sömürgeci iktidarı veya diğer sömürgeci partileriyle, bürokratlarla, yereldeki kolluk amirleriyle ilişkisi bulunuyor ve gizlemeye gerek dahi duymuyorlar.
Rojnameye Newroz \ Editör