Kürt müziğinin üretken şahsiyetlerinden olan Hesen Zirek (Hesen Abdullah), 1921 yılında Doğu Kürdistan’ın Bokan şehrinin Hermele köyünde doğdu. Öte yandan bazı kaynaklar Rojhılat’in (Doğu Kürdistan) Mukriyana kentinde doğduğunu savunuyor.
Hermele’de ağanın yanında çalışan Hesen Zirek’in babası Abdullah, çalışkanlığıyla bilindiği için ona Kürtçe “çalışkan” anlamına gelen “Zirek” ismi verildi.
Henüz 11 yaşındayken babasını kaybeder.
Babası ölünce annesinin yeniden evlenmesi üzerine eviyle ve köyüyle bağını koparır.
“Sanatçıların hocası” olarak anılan Zirek, genç yaşlarda seyislik ve bir ağanın yanında silahlı koruma gibi işler yapar. Pek çok şehir gezer ve yolu Bağdat’a düşer. Bağdat’ta bir meyhanede çalışmaya başlar. Çalıştığı meyhanede sesinin fark edilmesi üzerine müzikle ilişkisi başlar.
1953’ten itibaren Bağdat Radyosu’nda sanatçı olarak beş yıl süreyle çalışır fakat memleket hasretine yenik düşer, Bokan’a geri döner ve Rojhılat’ın Mahabad şehrine gidip Mahabad Radyosu’nun Kürtçe biriminde çalışmaya başlar.
1958’den sonra bir kez daha İran’a dönen Zirek, Tahran Radyo’sunun Kürtçe biriminde çalışmaya başlar.
Daha sonra Zirek, Kirmaşan Radyosunda 83 şarkı kaydeder ve Zirek’in en iyi şarkılarını Kirmaşan’da geçirdiği by iki yıl içerisinde Kirmaşan orkestrası aracılığıyla kayıt altına aldığı aktarılır.
1971’de kansere yakalanan Zirek, bir yıl mücadele verdikten sonra 26 Haziran 1972’de hayatını kaybetti.
Vasiyeti üzerine Bokan kentinde toprağa verildi.
Hayatı boyunca çok büyük zorluklar ve maddi imkansızlıklar yaşayan Hesen Zirek, bin 500 şarkı seslendirdi.
Zirek’in Mahabad Kürdistan Cumhuriyeti için bestelediği “Ey Niştiman” marşı “Ankara’nın Taşına Bak” şeklinde değiştirilip tahrif edildi. “Yallah Şofêr” parçası İbrahim Tatlıse tarafından kaynak gösterilmeden Türkçeleştirildi.
Çavt Cıvane Leyla (Çavuş Kızı Leyla olarak Türkçeleştirildi) ve Nesrîn Emrim Bihare (Ağlama Yar Ağlama olarak Türkçeleştirildi) de Türkçe olarak okunan eserlerinden bazıları.
Rudaw