Batman’da kız çocuklarının çeteler eliyle cinsel istismar ve fuhuşa sürüklenmesinin “İktidarın kadın ve çocuk politikalarından bağımsız olmadığını” belirten kadınlar, “Yapanları isimleri gizli tutuluyor bir şekilde korunuyor. Maalesef çocukların günah keçisi olduğu bir süreç izlenecek. Biz bu duruma sessiz kalırsak yarın aynı sonucun muhatapları biz olmayacağız diye bir garanti yok. Herkesin bu duruma tepki gösterip sokağa dökülmesi gerekiyor” dedi.
Batman’da 14 yaşındaki G.’nin önce cinsel istismara ardından ise fuhuşa zorlanmasını anlatmasıyla ortaya çıkan, çetelerin çocukları hedef haline getirmesin ve iktidarın bunun suç ortağı olmasını kadınlara sorduk. İnsanların bu tür vakalara sessiz kalmasından kaynaklı suçluların cesaret alıp çocuklara dönük istismarda bulunmaya devam ettiğine dikkat çeken Ruşen Vurkan, tepkinin görünürlük kısmında çok fazla sıkıntı yaşanan bir toplum olduğunu söyledi. İstismara uğrayan çocuğun kime gideceğini bilmediğini vurgulayan Ruşen, “İstismara uğrayan kişiler genel hep çocuk. Çünkü çocuk sesini çıkaramıyor. Kime gideceğini bilmiyor. Yada birine gidip yaşadıklarını anlattığında aldığı ilk cevap susması oluyor” dedi.
‘Devlet eliyle gerçekleştiğini gösteriyor’
Toplum olarak ses çıkarılması gerektiğini ifade eden Ruşen,”Tepkiyi arttırmamız gerekiyor. Bu konuda çok fazla sıkıntı yaşıyoruz. İstismara tanık olanlar susmayı tercih etmemeli. İkinci bu suçu işleyen kişiler serbest bırakılıyorsa otomatikman devlet eliyle gerçekleştiği durumunu gösteriyor. Eğer bu kişiler cezaevinde tutulur ve ağır cezalar verilirse en azından bu suça meyilli kişiler geri adım atar. Geri adım attırma caydırma konusunda hiçbir alternatifimiz yok” şeklinde konuştu.
‘Olayın her yönüyle açığa çıkması gerekiyor’
Toplumu bireylerinin sağlıklı bireyler olması için bunların çocukluklarının iyi ve sağlıklı geçirmesi gerektiğini dile getiren Avşin Dayan ise sistematik veya sistematik olmayan şekilde çocuğa istismarda bulunmanın onu hem psikolojik hem de fiziki sağlığını etkilediğini vurguladı. İstismar vakalarının kişiyi her yönden kötü etkilediğine dikkat çeken Avşin sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu konuda sessiz kalınmaması gerekiyor. Herkesi bu konuda ses çıkarması konuşması gerekiyor. Batman’daki vakada gizlilik kararının derhal kaldırılması ve olayın her yönüyle açığa çıkması gerekiyor.”
Suçluların suçlarının bedeli neyse çekmek zorunda olduğunu belirten Avşin, “Çocuklar toplumun en masum kesimidir. İnsanlar bu çocuklara yapılanlara sessiz kalmamalı. Toplumun bilinçlendirilme çalışmalarının yapılması gerekiyor” dedi.
‘Olayı yaşatan kişi utanmalı’
İstismar vakalarının toplumda utanç verici olduğunu söyleyen Yeter Çelik, “Olayı yaşayan kişi değil, yaşatan kişinin utanması gerekiyor. Bunu yaşatana karşı bir tepkinin gelişmesi gerekiyor. Ne yazık ki çoğu kez tam tersi oluyor” şeklinde konuştu. Yeter, tanık oldukları bir olayı anlattı: “Daha önce kardeşimin okulunda bir çocuk öğretmeni tarafından istismara uğramıştı. Mahkemeden sonra aile tümüyle evini buradan taşımak zorunda kaldı. Bu olayda ailenin mi gitmesi gerekiyor. Yoksa bu suçu işleyen öğretmenin mi gitmesi gerekiyor. O çocuk yaşamına bundan sonra nasıl devam edecek. Bir daha bir yerde karşısına çıkarsa kendisini nasıl ifade edecek.”
İstismar vakalarında en küçük bir şüpheli konumda olan kişilerin dahi tutuklu yargılanması gerektiğine vurgu yapan Yeter, en ağır cezalar verilmeden, bu tür suçların işlenmeye devam edileceğini söyledi.
‘İktidarın geliştirdiği politikaların sonucu’
Yüksel Tekin Avcı, bu tür vakaların yaşanmaya devam etmesinin nedeninin iktidarın verdiği toleranstan kaynaklandığını vurguladı. Yüksel, “Eğer bir çocuk tecavüze uğruyorsa, karşılığında edeni değil, mağduru yargılıyorsanız. Kişiyi cezasız bırakırsanız bu suçlar işlenmeye devam edecektir. Özellikle son on yıldır iktidarın geliştirdiği politika, kadına bakış açısı toplumsal bir travmaya dönüşmüş durumda” dedi.
Her şeyde kadının hedef alındığı bir bakış açısının olduğunu olup bitenlerin suçlusunun kadın olarak görüldüğü bir toplumda maalesef bu acı durumlarla karşılaştıklarını ifade eden Yüksel Batman’dan önce, Siirt’te, Mardin’de çocukların fuhuşa sürüklendiğini bunun aslında iktidarın geliştirdiği politikanın sonucu olduğunu vurguladı. Yeter sözlerini şöyle sürdürdü: “Batman’daki vakada tesadüfen ortaya çıktı. Ne yazık ki yeterli tepki gösterilmiyor. Yapanları isimleri gizli tutuluyor bir şekilde korunuyor. Maalesef çocukların günah keçisi olduğu bir süreç izlenecek. Bizim bu çocukları korumamız gerekiyor. Biz bu duruma sessiz kalırsak yarın aynı sonucun muhatapları biz olmayacağız diye bir garanti yok.”
Sivil toplum örgütlerinin çocukların çığlığı olması gerektiğini, herkesin tepki gösterip sokağa çıkması gerektiğini dile getiren Yüksel gösterilecek tepkinin ciddi bir yargılamaya neden olacağına dikkat çekti ve “Biz gözümüzü kapatırsak yarın bu olayın mağdurları bizler olacağız. Lütfen çocuklarımıza sahip çıkalım ve sesimizi yükseltelim” dedi.