Başta en özlü ya da twitterin 140 karakterlik ruhuna uygun olarak ifade edersek; her şey gibi siyaset üretme kalıplarının ve söyleminin de esnetilip-küçülmesi olarak tarif edilebilir.
Sinan Çiftyürek / Yazarın tüm yazıları için buraya tıklayın
Öncelikle Twitter nedir? İngilizce kökenli bir kelime olup en kısa anlamı, heyecan! Yakın anlamları; cıvıldamak, kıkırdamak, kıs kıs gülmek, heyecandan titremek…! Doğrusu kelime anlamı da ilginç değil mi?
Diğer taraftan; teknik olarak bakıldığında ise twitter, bugün en popüler mikroblog sitelerin ya da genel adıyla sosyal ağların başında gelmektedir. Dünyada da Ülkemizde de milyonlarca kullanıcısı bulunmaktadır ve hızla büyümektedir.
Burada bizi esas ilgilendiren siyaset dilindeki anlamıdır ya da siyaseten ne demek olduğudur?
Başta en özlü ya da twitterin 140 karakterlik ruhuna uygun olarak ifade edersek; her şey gibi siyaset üretme kalıplarının ve söyleminin de esnetilip-küçülmesi olarak tarif edilebilir.
20. yy da; ordu, üretim, devlet, giyim, tüketim, müzik… akla gelebilecek her şey kitlesel karakterdeydi. 21.yy da ise belirttiklerim başta olmak üzere, her şey hedef kitle ile paralel küçülüyor-esnetiliyor.
Burada bütün derinliğiyle Fordizmden Postfordizme geçişin; ekonomik, sosyal, kültürel, siyasal hatta felsefi alana yansımaları ile yüz yüzeyiz. Fordizm ile postfordizm nedir, ne değildir, süreç olarak neleri ifade eder? Ekonomik, sosyal, kültürel, siyasal hayata dair yansımaları ayrıntılı olarak nelerdir? Ve önemlisi nasıl bakmalıyız?
Ben bütün bunları ayrıntılı olarak “Kapitalizmin Tarihsel Fiziksel Sınırları” kitabımda ele alıp incelemiştim. Merak eden bakabilir. Ama burada bütün bu süreçlerin belli başlılarını sadece vurgulamak gerekirse şunları belirtebiliriz:
Twitter; 21. yy da fordizmden postfordizme geçişin üretim-kültür-ordu-tüketim-
Tıpkı, kitlesel karakterdeki askeri orduların profesyonelleşme ile paralel küçülen ordulara dönüşmesi gibi;
Tıpkı, tek bir yerde on binlerce işçiyi kapsayan dev fabrikaların yerini birden fazla ülkeye dağıtılarak küçültülmüş fabrikalara bırakması gibi;
Tıpkı, giyim sektöründe, tek tip ve hedef kitlesi milyonları bulan 20.yy giyim sektörünün, 21. yy da yerini esneyen ve anlık değişen tüketim kalıplarıyla ile paralel küçültülmüş kitleye bırakması gibi;
Tıpkı, arkalanan teknolojik girdilerle birlikte devlet bürokrasisinin esnetilerek-küçültülmesi gibi;
Tıpkı, milyonların izlediği klasik müziğin yerini, küçülen-özgünleşen hedef kitleye bırakması gibi;
Tıpkı, gelecekte Rusya, ABD, Çin, Hindistan, İran, Türkiye…gibi büyük ve orta büyüklükteki devletlerin burada ayrıntısına giremeyeceğim birden fazla ekonomik, sosyal, siyasal trend sonucu yerini küçük yapılara bırakacağı gibi…
İşte özetlediğim ama kitabımda ayrıntılı üzerinde durduğum bu trendin siyasete yansıması da Twitter’de ifadesini buluyor.
Koca devletlerin başkan ve sözcülerinin bile artık Twitter hesapları üzerinden yani 140 harf ile sınırlı olarak devletin politikalarını kamuoyuyla paylaşmaları gibi.
Kısacası belirttiğim her şey gibi siyaset de, küreselleşme ile yerelleşme trendinde hedef kitle üzerinden esnetilecek-küçültülecek-
Sonuç, nasıl ki, kimse yakasını fordizmden-postfordizme geçiş sürecinin ekonomik, sosyal, kültürel yansımalarından kurtaramıyorsa, siyasal versiyonundan da kurtaramıyor, kurtaramayacaktır artık.
Not: Dolayısıyla ben de uzun süre uykuda tuttuğum twitter hesabımı son günlerde aktifleştirdim. Sosyal medya üzerinden de beni siyaseten takip etmek isteyenler artık twitter üzerinden günlük olarak beni izleyebilir. Tabi eleştiri-görüş ve önerileriyle.