Aslında bu sorunun cevabı belki de onlarca ciltlik kitabı doldurabilir. Tarihsel, sosyolojik, politik, antropolojik, ekonomik açıdan bakıldığında binlerce diyalektiği içinde barındıran bir cevap yığınıdır bu soru.
Hasan Işık / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız
Bir çırpıda özet cevaplar gelir insanın aklına.
Kürtler:
Kürtler dünyada 50 milyona yakın nüfusuyla bir sömürge düzeyinde
bile statüsü olmayan tarihin tek ulusu. Ülkesi parçalanmış, bölüşülmüş bir
vatanın insanları.
Kürtler, ülkelerinin sadece kuzeyinde 5 bin köyü yakılmış 4 milyona
yakını kendi ülkesinde zorla göçe zorlanıp mülteci hayatı yaşayandır.
Kürtler Halepçe’de elma kokusuyla zehirlenen, Dersim’de
mağaralarda gazlarla boğulanlar, Maraş’ta karnı deşilerek loğusaları bıçakla
duvarlara saplananlardır. Kürtler yaşadıkları ülkelerde kültürleri, dilleri, tarihleri
yasak olanlardır. Kürtler bir bardak su bile verilmeyen tarım işçileri, keyfi
linç edilen inşaat işçileridir. Kürtler, Rojava’da barbarlığa karşı canını
siper edip arkadan bıçaklanandır. Her gün öldürülmelerine rağmen barış ve onur
için bedenini açlığa yatıranlardır. Kürtler, dağları, ormanları yakılan, evleri
başlarına yıkılandır. Kürtler, analarının cesetleri günlerce sokakta bekletilen,
zırhlı araçların altında kalan arkasına bağlanıp sürüklenendir. Tanklarla, toplarla
evleri, şehirleri başlarına yıkılandır. Kürtler bodrumlarda yakılandır. Kürtler
bir asırdır durmadan kırımdan katliamdan geçirilendir. Kürtler sadece Kürt
olarak dünyaya geldikleri için zindanları dolduran, işkencelerden geçirilendir.
Kürtler modern dünyanın gözü önünde köleliğe mahkum edilmiş,
gözyaşlarının bile ağlayacağı bir mahkumiyeti yaşayanlardır…
AMA…
Dünyada bu kadar haksızlığa uğramasına rağmen katliamlara
dolu yollardan yürümelerine rağmen hala barıştan bahseden yeryüzünün tek ulusudur.
Kürtler insanlığı, yürekleri kararmış barbarlardan kurtaran, insanlığa bu
yüzyılın huzurunu hediye edendir. Kürtler insanlığın doğduğu ve en dibe düştüğü
Ortadoğu’nun tek umududur. Kürtler bu halde de olsa tek başlarına kanlı sömürgecilerinin
ortasına atılsalar da direnişi esas almış yüreğin yeryüzündeki tecellisinin
terennümüdür. Bu darboğazlar geçtiğinde dünyada yeniden insanlığı, onuru, özgürlüğü
ve barışı inşa edecek ulustur KÜRTLER.