Site icon Rojnameya Newroz

BEŞİRİZM VE KÜRT DÜŞÜNÜRÜ JEMAL NEBEZ

Beşirizm ve Prof. Dr. Jemal Nebez, Kuzey Kürdistanlıların çok az tanıdıkları Kürt simalar arasında yer alırlar. Bu her iki ad da Güney Kürdistan’da Kürt yurtseverleri arasında bilinen ve saygı duyulan adlar arasında yer alır. Birinci dünya savaşı sonrası Irak, Osmanlılardan kopup bağımsızlığına kavuşurken Kürtler de bağımsız olma yollarını bir kez daha aramaya başlar.

Abuzer Bali Han* / Yazarın diğer makaleleri için tıklayınız

Gerçi Irak devleti kurulduğunda o günkü Süleymaniye valisi olan Şeyh Mahmud Berzenci (1878 – 1956) de kendini Kürdistan Kıralı olarak ilan eder. Bu krallık tarihte ömrü az olan bir krallık olarak geçer. Arap ordularını destekleyen İngilizlerin savaş uçakları tarihte ilk kez kullandıkları zehirli gaz ve bombalarla Kürtleri mağlup ederler. Yenilen Kral Şeyh Mahmud Berzenci esir alınır ve Hindistan’ın Bombay şehrine sürgün olarak gönderilir. Bu konuda Mamoste Jemal Nebez bana “Avrupa’ya çıkmadan önce Şeyh Mahmud Berzenci’yi köyündeki evinde ziyaret ettim. Mütevazi bir yaşantısı vardı. O’nun yaşantısının krallıkla hiçbir ilgisi yoktu. Yaşadığı o evi ise halen günümüzde O’nunla ilgili bir müze olarak kullanılmaktadır” demişti.

1950’li yıllarda Jemal Nebez, Bağdat’ta okurken, sonraları bu üniversite öğrencileri arasında tanınan birçok Kürd şahsiyet de çıkmıştı. Bunlar arasında Mam Celal Talabani, Dr. Kemal Fuad, Dr. İhsan Fuad, Dr. Îzedîn Mistefa Resûl ve büyük Kürt düşünürü ve eleştirmeni Mamoste Mesûd Mihemed gibi Kürdistan’ın tanınmış büyük simaları o dönemde Bağdat’ta çoğu da öğrenciymiş. O dönemde bugünkü Türkiye’de olduğu gibi Kürt örgüt ve partileri de yasakmış. Siyasi olarak yakalanan Kürtlere ise büyük cezalar verilerek işkencelerden geçiriliyor ve çoğu da yok ediliyordu!..

Dr. Jemal Nebez ile Dr. Kemal Fuad da uzun yıllar Berlin’de yaşadılar. Bu her iki bilim ve siyasetçi ile benim de dostça ilişkilerim oldu. Bazan bir araya geldiğimizde sohbetlerine ben de katılırdım. Onlar gençlik arkadaşlarını yad ederken, birbirine gençlik anılarını da anlatır ve hiç adını işitmediğim “Beşir Muşir” diye birisine sıra gelince O’nu özellikle gülümseyerek anar ve “Üstad” diyerek söze başlar, sonra mutlaka bir anısını anlatarak O’nu kim bilir kaçıncı kez gülümseyerek tekrarlamışlardı!..

Dr. Kemal Fuad, Yekiti Niştimani’nin (PUK) yurtdışı temsilcisi ve partinin de merkez yönetiminde bulunuyordu. Dr. Jemal Nebez de sosyalist bir çizgide olan KAJİK (KAJYK – Komeley Azadi Jiyanawey Yekiti Kurd ) ve NUKSE (National Union of the Kurdish Students in Europe)  ideolojisinin önderiydi. Bu dönemde NUKSE öğrenci birliğinin yanı sıra en eski Kürd öğrenci birliği olan KSSE (die Kurdish Student Society in Europe) ve KSSE’den 1975 yılında ayrılan ve kuruluşunda Mam Celal Talabani’nin de bulunduğu AKSA (die Association of Kurdistan Students Abroad)  gibi sekiz Kürt öğrenci derneği daha yurtdışında bulunuyordu!

Mamoste Jemal Nebez, daha küçük yaşlarda bir (İslam) din alimi olan babası ve babasının yakın arkadaşlarından dini eğitimini özel olarak almış. Kur’anı ezberliyerek çok zeki bir çocuk olduğunu yaptıklarıyla aile çevresinde dikkatleri kendine çekmiş ve okuduğu tüm okulları da birincilikle bitirmiş. O, Süleymaniye mezarlığında kırk yıllık memleket hasretini toprağa gömüldüğünde gidermiş ve Zerdüşt dini kurallarına göre  kendisini törenle gömerler. Nebez, tarihte ilk kez sosyalizmi savunmuş olan Mazdek’in ideolojisi olan Mazdeizm’i benimsemiş ve onu savunuyordu. O günümüzdeki Kürdistani partilerin çoğuna eleştirel bir gözle yaklaşıyordu! Hele ulusal birliğin oluşmasını engelleme ve büyüklük komplekslerini önderlerinin şahsiyetinde gören partileri de yazılı olarak çok eleştirmekteydi. Kendisini sevenleri kadar, bir o kadar da sevmeyeni vardı! O, hiçbir zaman oportünist olmadı. Hele hele kişisel yararı için hiçbir partiye yaklaşmadı. Bildiğini ve inandığını hiçbir zaman sakınmadan söyleyen müstesna bir kişiliğe sahipti.

Mamoste Nebez’in bu haklı Kürdistani görüşü ve eleştirileri diğer büyük partiler tarafından pek de hoş karşılanmadı. Birlik konusunda ve bağımsız bir Kürdistan’ın oluşmasına ışık tutacak olan Jemal Nebez’in görüşleri belki de ilerde O’nun adını çağrıştıracak “Nebezizm”  olarak da adlandırılacak bir çığır açabilir! Bunu belki de ilk kez açıklayan biri olarak ilerde Kürdistan birliği oluştuğunda bu birliğe hizmet eden bir sosyalist olarak Jemal Nebez hep anılacak! Bu konu o zaman daha da güncellik kazanacaktır!..

Burada değineceğim diğer bir konu ise yarım asıra varan bir dostluğu simgeleyen ortak bir görüşe dayanır. Jemal Nebez ve Kemal Fuad birbirlerinin gençlik yılları arkadaşlarıydı. Onların değindikleri konulardan birisi de Beşir Muşir’in adına atfen “Beşirizm”  çığırıydı. Yukarda adları geçen her iki Kürd aydınının tekrarladıkları o “Beşirizm” görüşü neydi? Bu konuya kısaca değinerek, bilgisi olmayanları biraz da aydınlatmak isterim.

Beşir Muşir, okuma ve yazması az olan, düşünce ve fedakarlık bakımından da her aydın Kürd kişiden hiç de geri kalmayan bir yurtsever kişiliği temsil ediyordu. Beşir Muşir için söylenen değişik görüşler de yok değil. Mamoste Jemal Nebez’e göre: “Kürd düşünürü Mesûd Mihemed’in çoğu kez doğru olan eleştirel yaklaşımı Beşir Muşir için  hiç de doğru değildi!” der. Mesûd Mihemed’e göre: “Beşir Muşir fakir ve zavallı biriydi. Bazı kişiler O’nun dükkanına gider, O’na çay yaptırır, içer ve sonra da O’nunla dalgalarını geçerek şakalaşırlardı!” der.

Mamoste Jemal Nebez, Kürd düşünürü Mesûd Mihemed’in Beşir Muşir için söylediklerini yersiz bulur ve şöyle der: “Bu anlatımın doğrusu şöyle: Beşiristlerin çoğu dediğimi doğrular ki Üstad Beşir Muşirher yeni gelen misafirine şöyle seslenirdi: Evet, Mehdi’ye söyle! Kendi adına yani senin adına bize çay göndersin! derdi. Mehdi ise Üstad’a komşu olan çayhanenin sahibiydi.  Üstad bu konuya şöyle açıklık getirir ve : “Eğer akşama kadar dükkana gelen her kişiye kendi hesabıma çay söylersem, akşama kadar çıkan gelirim bu çayları karşılamaz! Dahası üste para da ödemem gerekir!” derdi.

Mamoste Cemal Nebez bu konuya açıklık getirerek şöyle devam ederdi: “Mesûd Mihemed’in dediği doğru değildi. Çünkü Üstad kimseye çay yapmazdı. Toplantılarda ben (Jemal Nebez) çoğunlukla çayı yapardım. Diğer bir konu ise hiç kimse Üstad’a şaka yapma gücünü kendinde bulamazdı. Üstad, O’nu küçük görenlerin çoğuna gülüp geçerdi. Bir gün dükkanda ikimiz yalnız idik. Üstad bana dedi ki: “Nebez! Seni niye ötekilerden ayırıyorum, sen bunu biliyor musun? Yok diye yanıtladım! O sözüne şöyle devam ederek: Çünkü sen özü, sözü doğru olan akıllı birisin! Sen ötekiler gibi değilsin! Memleketine sen çok hizmetler edeceksin! Ümidim sendedir. Yolun açık olsun,  demişti. “Ben o zaman beni övdüğüne çok mahcup olmuştum. Yine bir gün bir toplantı olmuştu. İlk defa Bağdat’ta bir Kürd Evi açma girişimi vardı. O zamana kadar hiçbir Kürd derneği Bağdat’ta açılmamıştı. Açılması için vilayete bir dilekçe verilmesi gerekmekteydi. Dilekçeye adres ve birisinin de imza etmesi gerekiyordu. Toplantı sonucu adres ve imzaya sıra gelince, hiç kimse cesaretle bu konuya yaklaşmamıştı. Üstad Beşir Muşir ön tarafta hem müşterilerine bakıyor, hem de kulağı dükkanın arka kısmında olan konuşmalara takılıyormuş! Toplantının tam dağılacağı zaman Üstad arkaya gelerek bizlere katıldı. Anlaşamadığınız konu nedir? Bana da söyleyin! Meselenin bir imza ve bir adres vermeye kaldığını kendisine söyledik. İçimizde hiç kimse bu konuya yaklaşamıyor! Üstad biraz düşünüp, sonra her zamanki çözüm gücüyle: “Mesele sadece buna kalmışsa, ben bunu hal ederim!” Nasıl diye sorduğumuzda da kısaca adres, işte size dükkanın adresi. İmzaya gelince de altına “Beşir Muşir” diye yazın, ben de hemen imza ederim ve hal edemediğiniz konu da bitmiş olur, dedi!.. Herkes O’nun bu cesaret ve fedakarlığı konusundaki yurtseverliğine bir kez daha hayretle bakıyorlardı. Ayakta olan herkes şaşkınlıkla gözlerini Üstad Beşir Muşir’e dikmişlerdi.O günden sonra Beşir Muşir, Kürd öğrenci ve aydınları arasında bir kez daha herkesten fazla olan Kürtlüğünü, cesaret ve fedakarlığıyla pratikte ispatladı ve O, herkesin gözünde bir kez daha kahramanlaşmıştı!..

Yazılan dilekçeye Beşir Muşir’in dükkan adresi yazılarak, altına bir de Üstad Beşir Muşir imzası konuldu. Bu cesaret ve fedakarlık örneğiyle Bağdat’ta ilk defa bir Kürd derneğinin açılması da gerçekleşti. Buna da Üstad vesile olmuştu!” dedi. Mamoste Jemal Nebez bana bu olayı anlatırken sanki o günleri yeniden yaşıyormuş gibi neşeli ve içten gelen gülümsemesiyle gençleşiyordu!.. Mamoste ömrünün çoğunu gurbette geçirmesine rağmen hep dinç ve sağlamdı. Sigara ve içkiden nefret ederdi. İçenleri de pek hoş karşılamazdı! Yıllar öncesi dersinde çok sigara içtiğimden bahsederken bana: “Mamoste Abuzer! Sen de çok sigara içiyordun. Öbür öğrenciler senden az içerlerdi. Sigara yüzünden dersleri iyi havalarda dışarıdaki okul bahçesinde yapmak zorunda kalırdım!” derdi. Mamoste! O zaman neden ikaz etmiyordun, dediğimde O, yanıt vermezdi. Bir yerde otururken yanına yaklaşan bir çocuğun bile önünde kalkacak kadar herkese mütevazilik göstermekteydi!..

Mamoste Jemal Nebez’e göre: “Ünlü Kürd şairleri Hejar ve Goran da birçok şiirlerinin altına “Beşir Muşir” adını yazarak, halk arasında Üstad adının dolaşmasına ve yücelmesine katkı sunmuşlar. Bu şairlik ünvanıyla halk O’nu daha da yüceltmiş ve kendisi de bu konuya sessiz kalarak gelişmeleri yakından izlemiş! Hatta halk arasında dolaşan bu güzel şiirler Beşir Muşir’i de şiir yazmaya özendirmiş, sonunda O’da kendisini bir şair olarak görmeye başladı!..” diyordu.

Dr. Jemal Nebez ve Dr. Kemal Fuad gibi ciddi bilim ve siyaset adamları “Beşirizm” diye bir akımdan bahsetmişlerse konunun önemine değinen onların bu konudaki makaleleri elbette özel birer anlam taşır.

Üstad Beşir Muşir’in cesaretinden korkan faşist Arap Baas rejimi, en son yakalayışında O’nu alıp bir kez daha hapse atarlar. Kendisine günlerce işkence yapıldıktan sonra, Üstad Beşir Muşir’i 30.07.1963 tarihinde katlederler. O’nun öldürülme haberi Kürdistan’da bir matem havası yaratarak kısa bir süre içerisinde her tarafa dağılır. Üstad Beşir Muşir (1890-1963) yaptıkları ve cesaretiyle o dönemde okuyan genç Kürd yurtseverlerine hep bir meşale olmasıyla bilinir ve anılır. O, yol gösteren ve gençlere moral veren, elinden geldiğince çok fakir olanlara gücünce destek sunan biri olarak Kürdistan şehitleri kervanına katılır!.. Beşir Muşir’in sevenleri ise O’nun öldürülmesinden sonra kendi aralarında “Beşirizm” görüşünü halk arasında yayarak O’nu ölümsüzleştirirler.!..

Günümüzde “Beşirizm” Kürt fedakarlık ve korkusuzluğunun bir simgesi olarak Güney Kürdistan halkı arasında halen bir meşale olarak yanmaktadır. Bu görüşe öncülük yapanlar arasında O’nun sevenleri  Dr. İhsan Fuad, Dr. Kemal Fuad, Dr. Îzedîn Mistefa Resûl ve Dr. Jemal Nebez en önde gelenleridir. Beşiristlerin çoğu günümüzde Hakk’a yürümüş olan yurtsever Kürtlerden oluşmaktaydı. Onların hizmetleri yeni nesillere ışık tutarken, tümünün de ruhları şad olsun!

30.11.2019

   *Lêkolîner

Exit mobile version