Dönüş vakfı ve Aragats Akhoyan’ın davetiyle 22-24 Eylül tarihler arası Türkiye’den gazeteci, yazar ve siyasetçiler Ufuk Uras, Ali Bayramoğlu, Sait Çetinoğlu ve Erol Katırcıoğlu Artsakh’a ziyaret etmişlerdi. 28 Eylül’de ise Azerbaycan devleti bu isimler hakkında ‘sınırı ihlal etme’ suçlamasıyla haklarında tutuklama kararı çıkartarak Türkiye’deki ilgili makamlara başvuruda bulundu.
Ermenistan eski milletvekili Aragats Akhoyan açıklamasının tem metni aşağıdadır.
***
Artsakh’a ziyaret eden Türk aydınları tutuklama kararıyla ilgili
«Dönüş» vakfı ve Aragats Akhoyan’ın davetiyle 22-24 Eylül tarihler arası Türkiye’den ünlü gazeteciler, yazarlar ve siyasetçiler Ufuk Uras, Ali Bayramoğlu, Sait Çetinoğlu ve Erol Katırcıoğlu Artsakh’a ziyaret ettiler. 28 Eylül’de biz Azerbaycan devletinin onları ‘kara listesine’ dahil edip onlarla ilgili ‘yasadışı bir şekilde sınırı ihlal etme’ suçlamasıyla tutuklama kararı çıkarıp Türkiye’deki ilgili makamlara başvuruda bulunduklarını öğrendik. Bununla ilgili haberleri hem Türk basınında gördük hem de şahsen Ufuk Uras’tan ve diğerlerinden öğrendik.
Biz bu değerli aydınları Artsakh’a davet edip aynı zamanda Türk toplumuna buranın durumuyla ve gerçekleriyle ilgili birinci elden ve objektif bilgiler aktarmak istedik. Biz bunu da iyi anlıyorduk ki belki izlenimlerini ve burada gördüklerini çok serbestçe aktarmayabilirler Azerbaycan tarafından mümkün baskıları göz önünde bulundurarak.
Bu aydınlardan bazılar Türk siyasi elitinin temsilcileridir ve bu açıdan Türkiye hükümetinin birçok yaklaşımlarına katılmazsa da siyasi elitinin bir parçasıdırlar.
Bu insanlar ne Ermeni düşmanıdır, ne Türk düşmanı, ne de Azerbaycan karşıtı bir tutumları var. Türk aydınlarının gelişinin amacı barış yollarının arayışıdır, demokrasinin pekiştirilmesi ve halklar arasındaki düşmanlığı, nefreti yok etmek için verdikleri mücadelesinden dolayı buradaydılar. Onlar kendi faaliyetleriyle çok büyük rol oynamışlar halklar arasında diyalogların ve köprülerin oluşması için. Onlar birer barış elçileridir ve hepimiz için de diplomatik ilişkilerinin olmadığı bu süreçte çok özel köprü olarak toplumlarımızı birbirlerine bağlıyorlar. Herhangi bir ülke için bu insanlar gibi vatandaşlara sahip olmak büyük bir gurur kaynağı olurdu. Eğer biz bugün Türkiye’de demokrasinin varlığından konuşuyorsak bu insanların çabalarıyla ve onlar gibilerin sayesinde demokrasi yaşamaya devam ediyor Türkiye’de. Bu insanlar Türkiye’nin demokrasi kaynağı ve zenginliğidirler. 30.09.2017